Page 520 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 520

Açıklamalı ve İçtihatlı Belediyelerde Emlak Vergisi Uygulaması

                  müdür veya temsilcisi varsa yani yetkili kişi birden fazla ise tebliğin bunlardan birine
                  yapılması yeterlidir. Ancak, müdür, yönetici veya vekiller varken, temsil yetkisi bulun-
                  mayan şirket ortağına 1093  veya yönetim kurulu üyesine 1094  yapılan tebliğ geçerli değil-
                  dir.  Ayrıca,  örneğin  şirket  temsilcisinin  ikamet  ettiği  apartmanın  kapıcısına, 1095   ika-
                  metgâh adresinde eşine 1096  yapılan tebligat da usule uygun değildir.

           1548.  Tebligat,  vakıflarda  mütevelli  heyeti  başkanına,  derneklerde  başkana  veya
                  temsilcilerine, tüzel kişiliği olmayan teşekküllerde ise idare edenlerine veya temsilci-
                  lerine yapılır.
           1549.  Medeni Kanun’a göre kurulan vakıfların tüzel kişiliği vardır. 1097  Dolayısıyla Vakıflarda
                  tebligat yasal temsilcileri olan mütevelli heyeti başkanına yapılacaktır. Vergi Usul Ka-
                  nunu’nun 94’üncü maddesinde sözü edilen tüzel kişiliği olmayan vakıflardan kastedi-
                  len  ise  “mazbut  vakıflar”dır. 1098   Bu  tür  vakıfları  idare  edenlere  veya  temsilcilerine
                  tebligat yapılır. 1099  Aynı maddede yer alan, “tüzel kişiliği olmayan cemaatlere, yapıla-
                  cak tebliğin idare edenlere veya temsilcilerine tebligat yapılacağı” hükmünde geçen
                  cemaatlerden kasıt ise Lozan Barış Antlaşması ile statüsü belirlenen dini cemaatler-
                  dir (Baykara,2005:18).

           1550.  Tüzel  kişilerde  de  esas  kural  muhatabın  kendisine  tebliğidir  (Özbalcı,2007:277).
                  Tüzel kişilerde asıl muhatap söz konusu işleme karşı kanun yollarına başvurabilecek
                  kişiler yani tüzel kişinin yasal temsilcisidir. Tüzel kişi adına tebligatı alabilecek kişinin
                  olmaması  durumunda,  (örneğin  temsilcilerin  her  zamanki  iş  saatlerinde  işyerinde
                  bulunamadıkları  veya  tebligatı  bizzat  alamayacak  durumda  oldukları  durumlar  gibi)


                  tür tutanak niteliğinde olduğu tebliğ yapılan adreste tebligatı alan kişinin aksi iddia ve tevsik edilmediği sürece tebli-
                  gatı almaya yetkili bir kişi olduğunu kabul etmek gerekeceğinden uyuşmazlığa konu ödeme emri tebligatının yeterli ve
                  geçerli sayılması gerektiği, belirtilmektedir.
                  1093  Danıştay 4. Dairesi’nin 18.9.1992 tarih ve E:1990/1216, K:1992/3894 sayılı kararında; ortağa yapılan tebligatın
                  vergi ve cezanın cebren tahsili için nezdinde takibata geçilmesine ve haciz işlemlerine tevessül edilmesine de imkân
                  vermeyeceği, belirtilmektedir.
                  1094  Danıştay 4. Dairesi’nin 24.11.2004 tarih ve E:2003/1891, K:2004/2305 sayılı kararı; borçlu şirket adına düzen-
                  lenen ödeme emirlerinin yönetim kurulu üyesi olan davacıya tebliğ edilmiş olmasının davacı hakkında hiç bir hukuki
                  sonuç doğurmayacağı, yönündedir.
                  1095  Danıştay 11. Dairesi’nin 6.11.1996 tarih ve E:1995/3886, K:1996/3902 sayılı kararı.
                  1096  Danıştay 7. Dairesi’nin 27.02.1995 tarih E:1994/4502, K:1995/722 sayılı kararında; davacı şirket adına düzen-
                  lenen vergi ve ceza ihbarnamelerinin, öncelikle kanuni temsilciye iş yerinde tebliği gerekirken, tebligatın ikametgâh
                  adresinde  eşine  tebliği  yoluna  gidilmesinde  ve  bu  suretle  tebliğ  edilen  vergi  ve  cezaların  kesinleştiğinden  bahisle
                  ödeme emri tanzim ve tebliğinde yasal isabet bulunmadığı, belirtilmektedir.
                  1097  Medeni Kanun’un 101’icni maddesi uyarınca.
                  1098  27 Şubat 2008 tarih ve 26800 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun 2’nci mad-
                  desine göre; “Mazbut vakıf: Bu Kanun uyarınca Genel Müdürlükçe yönetilecek ve temsil edilecek vakıflar ile mülga
                  743  sayılı  Türk  Kanunu  Medenisinin  yürürlük  tarihinden  önce kurulmuş  ve  2762  sayılı  Vakıflar Kanunu  gereğince
                  Vakıflar Genel Müdürlüğünce yönetilen vakıfları; Mülhak vakıf: Mülga 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin yürürlük
                  tarihinden önce kurulmuş ve yönetimi vakfedenlerin soyundan gelenlere şart edilmiş vakıfları” ifade etmektedir.
                  1099  Vakıflar Kanunu’nun, vakıfların yönetim ve temsil şeklini düzenlediği 6’ıncı maddesi ise: Mazbut vakıflar, Genel
                  Müdürlük tarafından yönetilir ve temsil edilir. Mülhak vakıflar, Anayasaya aykırılık teşkil etmeyen vakfiye şartlarına
                  göre (Vakıflar) Meclis(i) tarafından atanacak yöneticiler eliyle yönetilir ve temsil edilir. Cemaat vakıflarının yöneticileri
                  mensuplarınca kendi aralarından seçilir. Vakıf yöneticilerinin seçim usûl ve esasları yönetmelikle düzenlenir, hükmü-
                  nü taşımaktadır.

                  492 | TBB
   515   516   517   518   519   520   521   522   523   524   525