Page 31 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 31

Vergi Hukuku ve EmlakVergisi

                  1.2.  Vergi Türleri

           8.     Vergi  türleri  çeşitli  sınıflandırmalara  göre  belirlenmektedir.  Vergiler;  konusuna,
                  kaynağına, yetkili idareye göre sınıflandırılabileceği gibi başka ayrımlara da tabi tutu-
                  labilmektedir.
           8.1.   Temel  ayrım,  verginin  kaynağına  göre  yapılmaktadır.  Buna  göre  vergiler,  gelir
                  üzerinden alınan vergiler, servet üzerinden alınan vergiler ve harcamalar üzerinden
                  alınan vergiler olarak sınıflandırılmaktadır.  Emlak Vergisi, bina, arsa ve araziden olu-
                                                         2
                  şan, servet üzerinden alınan bir vergidir.

           8.2.   Vergilendirmeye  yetkili  idareye  göre  de  vergi  türleri  sınıflandırılmaktadır.  Bu
                  sınıflandırmada, merkezi yönetim vergileri ve mahalli idare vergileri ayrımı yapılabilir.
                  Bu ayrıma göre ise emlak vergisi, mahalli idare vergileri içerisinde yer almaktadır.

                  1.3.  Vergiye İlişkin Temel İlkeler

           9.     Vergi  hukuku,  normatif  bir  hukuk  dalı  olması  nedeniyle  bir  ilkeler  ve  kurallar
                  bütünüdür. Vergiye ilişkin kurallar bu temel ilkelere göre şekillenir. Hukuki yapıyı belir-
                  leyen en üst pozitif hukuk normu olması dolayısıyla, Anayasa’da vergi hukuku bakı-
                  mından yer alan ilkeler belirtilmelidir.

           10.    Mevzuatta vergiye ilişkin açıkça herhangi bir tanım yapılmamıştır. Ancak vergiyle ilgili
                  temel  çerçeve,  1982  Anayasasının  “Vergi  Ödevi”  başlıklı  73’üncü  maddesinde  yer
                  alan: “Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre, vergi ödemekle
                  yükümlüdür.  Vergi  yükünün  adaletli  ve  dengeli  dağılımı  maliye  politikasının  sosyal
                  amacıdır. Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştiri-
                  lir veya kaldırılır. Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin muaflık, istisnalar
                  ve  indirimleriyle  oranlarına  ilişkin  hükümlerinde  kanunun  belirttiği  yukarı  ve  aşağı
                  sınırlar içinde değişiklik yapmak yetkisi Cumhurbaşkanına verilebilir” hükmü ile belir-
                  lenmiştir.  Anayasanın  bu  hükmünden  yararlanılarak  vergi,  kamu  giderlerinin  karşı-
                  lanması için herkese mali gücüne göre ödeme yapması konusunda kanunlarca getiri-
                  len yükümlülük şeklinde tanımlanabilir.

           11.    Bu  çerçevede,  Anayasanın  söz  konusu  maddesinden  hareketle  Türk  Hukukunda
                  vergiye ilişkin şu temel ilkelere açıkça yer verildiği söylenebilir:
                  1)  Vergi herkesten,  mali gücüne göre alınır.
                                     3
                                                            4

                  2  Gelir üzerinden alınan vergilere gelir vergisi ve kurumlar vergisi; harcamalar üzerinden alınan vergilere katma değer
                  vergisi, gümrük vergisi ve özel tüketim vergisi; servet üzerinden alınan vergilere ise motorlu taşıtlar vergisi, veraset ve
                  intikal vergisi örnek olarak verilebilir (Akdoğan, 2009:178).
                  3  Herkesten vergi alınması; vergi alınırken, toplumun bireyleri arasında hiçbir ayırım yapılmamasını ifade etmekte olup
                  “Genellik İlkesi” olarak adlandırılmaktadır.
                  4  Bireylerin genel vergi yüküne, kendi ödeme güçlerine göre katılmaları, “Vergilemede Eşitlik İlkesi” olarak adlandırıl-
                  maktadır.  Anayasada  yer  alan  “sosyal  hukuk  devleti”  ilkesi  de  verginin  mali  güce  göre  alınması  ilkesine  dayanak
                  oluşturmaktadır.  Bu  ilke  özellikle  farklı  oran  uygulamaları  ve  vergi  uygulamalarında  toplumun  güçsüz  kesimlerinin
                  gözetilmesi yönünde kendini göstermektedir. Nitekim Anayasa Mahkemesi’nin 23.05.1972 tarih ve 2/28 sayılı kara-
                  rında; sosyal devlet; “güçsüzleri güçlüler karşısında koruyarak, gerçek eşitliği ve dolayısıyla toplumsal dengeyi sağla-
                  makla yükümlü devlet” olarak tanımlanmaktadır.
                                                                                       TBB | 3
   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36