Page 591 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 591
Tahsilât
üzerinden mükelleften teminat istenir. 1264 Teminat tarh aşamasında olan vergiler için
istenebilir, kesinleşmiş vergiler için istenilemez. 1265 Mükellefin Türkiye’de ikametgahı
yoksa ve bu durum tahsili tehlikeye sokuyorsa teminat istenilebilir. Bu halde, teminat
istenip istenmemesine, vergi alacağının tahsilinin tehlikede olup olmadığına bakarak,
vergi idaresince karar verilmektedir 1266 .
1769. Kanun’un 10’uncu maddesinde;
a) Para,
b) Bankalar tarafından verilen teminat mektupları,
c) Hazine tahvil ve bonoları,
d) Hükümetçe belli edilecek milli hisse senedi ve tahviller,
e) İlgililer veya ilgililer lehine üçüncü şahıslar tarafından gösterilen ve alacaklı kamu
idaresince haciz varakasına dayanılarak haczedilen menkul ve gayrimenkul mallar;
teminat olarak kabul edilecek değerler olarak sıralanmıştır.
1769.1. Teminat sonradan tamamen veya kısmen değerini kaybeder veya borç miktarı
artarsa, teminatın tamamlanması veya yerine başka teminat gösterilmesi istenir.
Borçlu verdiği teminatı kısmen veya tamamen aynı değerde başkalarıyla değiştirebilir.
1770. Emlak vergisi yönünden vergi konusu taşınmaz da vergi alacağının teminatını
oluşturmaktadır. Emlak vergisinde eski malikle yeni malikin ödenmeyen vergiler ba-
kımından birlikte sorumlu olmaları devir ve temliki yapılan taşınmazlar bakımından
ödenmeyen vergileri güvence altına almaktadır (Öncel vd.,2010:370). Ayrıca emlak
vergisi mükellefiyetine ilişkin kanundaki düzenleme ile elbirliği mülkiyetteki mütesel-
silen sorumluluğun da verginin korunmasına yönelik düzenlemeler olduğu kabul
edilmektedir (Öztürk ve Yiğit, 2010:322).
1771. Amme borçlusunun istenen teminatı göstermemesinin müeyyidesi, 13’ncü maddenin
4’üncü bendi hükmü uyarınca idarenin teminat istenmesini gerektiren borç için ihtiya-
ti haciz uygulaması yapmasıdır.
1264 Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 18.11.2005 tarih ve E:2005/148, K:2005/255 sayılı kararına
göre; teminat istemine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada, tarhiyata karşı açılan davanın sonucuna göre
karar verilmesinde yasaya uygunluk bulunmadığı yönündedir. Bu nedenle teminat isteme işleminin bu işlemin koşul-
larının gerçekleştiği tarihteki duruma göre değerlendirilmesi, gereklidir. Ayrıca, Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel
Kurulu’nun 14.04.2006 tarih ve E:2005/211, K:2006/102 sayılı kararında; özel kanunlara göre henüz tahakkuk
etmemiş vergi ve cezalar hakkında, kamu alacağının güvenceye bağlanması amacıyla öngörülen teminat isteme,
ihtiyati tahakkuk ve ihtiyati hacze karşı açılacak davaların, dava konusu edilmekle tahsili duran vergi ve cezalar
hakkında yapılacak yargılamadan ayrı ve bağımsız olarak incelenmesi ve hukuka uygunluk denetiminin de, tedbir
mahiyetinde tesis edilen işlemin tesis edildiği andaki hukuki duruma göre yapılması gerektiği, belirtilmektedir.
1265 Danıştay 7. Dairesi’nin 03.10.2007 tarih ve E:2006/1290, K:2007/3914 sayılı kararında; ödeme emri aşaması
da geçirilen kamu alacağının tahsili için 6183 sayılı Kanun’da öngörülen diğer cebren tahsil yöntemlerine başvurul-
ması gerekirken, teminat istenmesi yolunda tesis edilen işlem de yasaya uyarlık bulunmadığı, belirtilmektedir.
1266 Danıştay 4. Dairesi’nin 28.12.2004 tarih ve E:2004/1483, K:2004/2632 sayılı kararı; davacı hakkında bir ince-
lemeye başlanılmadan, ortağı olduğu limited şirketin kesinleşen ve vadesinde ödenmeyen vergi borçlarının tahsili için
ihtiyati haciz uygulanamayacağı, teminat istenemeyeceği, yönündedir.
TBB | 563