Page 797 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 797
Emlak Vergisi Uyuşmazlıklarının Çözümü
2451. Davada incelenmesi gerekli olan bir diğer husus da haczedilen mal, taşınmaz, alacak
veya hakkın haczi mümkün olan mallardan olup olmadığı ya da kısmen haczi müm-
kün olan mallarda bu hususa riayet edilip edilmediğidir.
2452. İdari Yargılama Usul Kanunu’nun 28’inci maddesinin 1’inci fıkrasında, haciz veya
ihtiyati haciz uygulamaları ile ilgili davalarda iptale karar verilmesi durumunda bu
kararların kesinleşmesinden sonra idarece işlem tesis edileceği düzenlenmişken bu
düzenleme Anayasa Mahkemesi’nin 10.7.2013 tarih ve E: 2012/107, K: 2013/90
sayılı (22.11.2013 tarih ve 28829 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır) kararı ile
iptal edilmiştir. Bu düzenleme öncesinde haciz için verilen iptal kararının etkisi sonra-
ki aşamalara geçilmemesi ve kararın kanun yollarından geçerek veya bu yollara baş-
vurma süresinin doldurulmasıyla kesinleşmesi sonucunda haciz işleminin sonlandı-
rılması iken mevcut durum itibariyle haczin sonlandırılması için kararın kesinleşmesi
aranmayacaktır. 1790
3.16.12. Satış İşlemlerine Karşı Dava Açılması
2453. 6183 sayılı Kanun’un menkul mallar ile gayrimenkul mallara ilişkin olarak satış ve
paraya çevirme işlemleri ile ilgili olarak farklı düzenlemeler yapılmış olduğu konunun
incelenmiş olduğu Tahsilât bölümünde belirtilmişti. Bu işlemler yürütülürken kanunun
ayrıntılı olarak düzenlemiş bulunduğu hususlara dikkat edilmemesi dava konusu edi-
lebilir. 1791 Bu hususlar, alacağın kesinleşmesine, sorumluluğa veya satış işlemlerin-
deki usuli hükümlere ilişkin olabilir. 1792
2454. Bununla birlikte taşınmazın ihalesinin feshinin, bulunduğu yerin icra mahkemesinden
şikâyet yoluyla istenebileceğini bu hususta vergi mahkemesinin yetkili olmadığını da
ayrıca belirtmek gereklidir. 1793
1790 Nitekim 23 Aralık 2017 tarih ve 30279 sayılı Resmi Gazete’de Tahsilat Genel Tebliği Seri: A Sıra No: 1’de Değişik-
lik Yapılmasına Dair Tebliğ ile (Seri: A Sıra No: 9) bu hususta açıklamalara yer verilmiştir: İhtiyati hacze karşı dava
açılmadığı halde, bu haczin dayanağı olan tarhiyata karşı açılmış davada mahkemece tarhiyatın kısmen veya tama-
men terkinine yönelik karar verilmesi halinde, bu tarhiyata ilişkin ihtiyati haczin, mahkemece terkinine karar verilen
tutarlar dikkate alınarak kaldırılması gerekmektedir
1791 Danıştay 4. Dairesi’nin 27.09.2005 tarih ve E:2004/1780, K:2005/1608 sayılı kararına göre; 6183 sayılı Ka-
nun’dan kaynaklanan ve hacze dayalı olarak gerçekleştirilen menkul malların satış işleminin iptali istemiyle açılan
davanın görüm ve çözümü idari yargıya (vergi mahkemesine) aittir.
1792 Danıştay 4. Dairesi’nin 16.02.2006 tarih ve E:2005/1472, K:2006/187 sayılı kararına göre: Şirket borçlarından
dolayı kanuni temsilcilerin takip edilebilmesi için öncelikli borçlu şirketin takip edilmesi ve bu takip sonucu borcun
şirket tüzel kişiliğinden tahsilinin imkansız hale gelmesi ve ancak bundan sonra kanuni temsilci adına ödeme emri
düzenlenerek borcun tahsiline çalışılması gerekmektedir. Bu durumda, borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirle-
rine karşı açılan dava kesinleşmeden ve şirket hakkındaki takip ve temsil yolları tamamlanıp, borcun şirketten tahsi-
lini olanaksız hale geldiği açıkça ortaya konulmadan kanuni temsilci olan davacı adına da ödeme emri düzenlenerek
takip edilmeden, davacının teminat olarak gösterdiği gayrimenkulün uygulanan haciz sonrası satış işleminde bulunan
işleme karşı açılan davayı reddeden mahkeme kararında isabet bulunmamaktadır.
1793 Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 16.02.2007 tarih ve E:2006/270, K:2007/24 sayılı kararında;
6183 sayılı Kanun’un 99’uncu maddesinde gayrimenkullerin satışında, ihalenin feshine ilişkin başvuruların gayri-
menkulün bulunduğu yerin icra tetkik mercii tarafından incelenip sonuçlandırılacağı belirtilmiş ise de, aynı Kanun’un
menkul malların haczi ve satışı başlıklı ikinci bölümünde yer alan 77 ila 87. maddelerinde menkul mal satış ihaleleri-
nin feshi konusundaki başvurular için bir merci belirtilmemiş olduğu, bu durumda, hacze dayalı olarak gerçekleştiri-
len menkul malların satış işlemine ait ihalenin iptali istemiyle açılan davanın çözümlenmesinde vergi mahkemesi
görevli olduğundan, aksi yönde verilen ısrar kararında yasal isabet bulunmadığı, belirtilmektedir.
TBB | 769