Page 513 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 513

Tebligat

                  ya da diğer vekillere yapılamayacaktır. Nitekim Tebligat Kanunu’nun 11’inci madde-
                  sinde, vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır, vekil birden çok ise
                  bunlardan birine tebligat yapılması yeterlidir, eğer tebligat birden fazla vekile yapılmış
                  ise, bunlardan ilkine yapılan tebliğ tarihi, asıl tebliğ tarihi sayılır düzenlemesi yer al-
                  maktadır.

           1525.  Umumi  vekilin  avukat  olması  şart  değildir.  Mükellef  tarafından  avukat  olmayan
                  birisine bu konuda vekâlet verilmişse o kişiye de tebligat yapılabilir. 1061 Ancak avukat
                  olmayan umumi vekile yapılan tebligatlarda, dava açma ehliyetleri olmadığı için sorun
                  olabilmektedir. Avukat olmayan umumi vekil, dava açamaz; vekâletnamede açık bir
                  hüküm  yoksa  uzlaşmada  bulunamaz.  Düzenlenen  cezalarda 1062   indirim  talebinde
                  bulunup bulunamayacağı ise bu konuda özel yetkisi olup olmadığına bağlıdır. Avukat
                  olmayan vekilin, vekili olduğu kişi adına dava açma ehliyeti de olmayıp, davayı ancak
                  bir  avukata  vekâlet  vererek  açtırabilir.  Bunun  için  de  dava  açmak  üzere  avukata
                  vekâletname verme konusunda kendi vekâletnamesinde açıkça hüküm bulunmalıdır.
           1526.  Tek  bir  konuda  verilen  vekâlete  haiz  kişi  umumi  vekil  kabul  edilemez. 1063   Umumi
                  vekilin vekâletnamesinde tebliğ alma yönünde özel yetkisinin bulunması gerekmek-
                  tedir. 1064  Mahkeme kararına göre tesis edilen işlem davanın vekili olan avukata tebliğ
                  edilebilir. 1065  Vekillere tebligat yapılabilmesi için belediye nezdindeki emlak vergi iş-
                  lemlerine  ilişkin  dosyada  da  vekâletnamesinin  bulunmasının  gerektiği  doğaldır.  An-
                  cak, tek bir işlem için (örneğin, bildirimde bulunurken) dosyaya sunulan vekâletna-
                  meye dayanılarak bu vekile tebligat yapılabilmesi için vekilin bundan sonraki yapıla-
                  cak tebligatların kendisine yapılması yönünde iradesini ortaya koymuş olması gerekir.


                  1.5.1.4.    Mükellefin  İkametgâh  Adresinde  Bulunanlara  veya  İşyerinde  Çalışanına
                             Tebliğ
           1527.  Vergi Usul Kanunu’nun 94’üncü maddesinin 3’üncü fıkrasına göre, kendisine tebligat
                  yapılacak  mükellefin  bulunmaması  halinde, 1066   herhangi  bir  öncelik  sıralaması  ol-

                  talimatı olmadan bütün davalarını takip etme mecburiyetini yüklemez, ifadelerine yer vermiştir.
                  1061  Danıştay 9. Dairesi’nin 18.06.1982 tarih ve E:1981/3220, K:1982/3730 sayılı kararında; tebliğ yapılan kişinin
                  mükellefin umumi vekili yahut kanuni temsilcisi olduğuna dair hiçbir belge bulunmadığı gibi, bu hususun aksi de vergi
                  Dairesi’nce kanıtlanamadığından tebliğin usulsüz olduğu, belirtilmektedir.
                  1062  Vergi Usul Kanunu’nun 376’ncı maddesi uyarınca.
                  1063  Danıştay 9. Dairesi’nin 22.06.1982 tarih ve E:1981/2814, K:1982/3794 sayılı kararında; bir gayrimenkul satışı
                  için  verilen  vekâletnamenin  genel vekâletname  olmadığı  ve bu  kişiye  umumi  vekil  olarak  tebligat  yapılamayacağı,
                  belirtilmektedir.
                  1064  Danıştay 3. Dairesi’nin 09.06.1999 tarih ve E:1998/4481, K:1999/2394 sayılı kararında; belli konularda temsil
                  etmeye yetkili kişinin umumi vekil olarak kabul edilemeyeceği, bu nedenle de umumi vekil olmayan, vergilendirme ile
                  ilgili tebliğ evrakını almaya da yetkili bulunmayan kişiye yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı, belirtilmektedir.
                  Danıştay 9. Dairesi’nin 26.10.1981 tarih ve E:1980/3992, K: 1981/4812 sayılı kararı: Olayda, yükümlünün vekiline
                  umumi vekâlet verdiği ve açıkça adına vergi beyannamelerini veremiyeceği hususunun belirtmediği tartışmasızdır. Bu
                  nedenle vekilin verdiği beyanname kabul edilerek yapılan Emlâk Vergisi tarhiyatında yasaya aykırılık bulunmamakta-
                  dır.
                  1065  Danıştay 4. Dairesi’nin 18.11.2002 tarih ve E:2002/927, K:2002/3591 sayılı kararı.
                  1066   Bu  adreste  bulunmama  durumu  olağan  haller  içindir.  Nitekim,  Danıştay  7.  Dairesi’nin  01.03.1999  tarih  ve
                                                                                    TBB | 485
   508   509   510   511   512   513   514   515   516   517   518