Page 178 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 178

Açıklamalı ve İçtihatlı Belediyelerde Emlak Vergisi Uygulaması

                  menkul satış vaadi sözleşmesi, mülkiyetin lehine vaatte bulunulana ait olduğunu gös-
                  terir belge sayılamaz, şeklinde ifade edilmektedir. 291
           549.   Taşınmazlarda  malik  sıfatının  ancak  tapu  sicilinde  malik  olarak  kayıt  yapılmasıyla
                  oluşacağından  satış  vaadi  işlemi  malik  sıfatı  kazandırmamaktadır.  Bu  nedenle  bir
                  taşınmazın satış vaadine konu edilmesi, bu satış vaadi tapuya şerh düşülmüş olsa
                  bile,  taşınmazın  malikini  ve  dolaysıyla  da  emlak  vergi  mükellefini  değiştirmeyecek-
                  tir. 292  Gayrimenkul satış vaadi ile yapılacak intikallerde, satış vaadi sözleşmesi mülki-
                  yet intikali için yeterli olmadığından ve gayrimenkul daha sonraki bir tarihte yapılacak
                  satış  ve  teslim  ile  el  değiştireceğinden,  satış  vaadi  sözleşmesinin  yapıldığı  tarihte
                  vergiyi doğuran olay henüz meydana gelmiş sayılmayacaktır (Biyan,2006:81).

           550.   Ancak  bazı  hallerde  tapuya  tescil  edilmeden  önce  de  satış  işleminin  tapu  tescili
                  yapılmaksızın  fiili  gerekleri  yerine  getirilebilmekte  ve  gayrimenkulün  tasarruf  hakkı
                  alıcıya bırakılabilmektedir. Satış vaadi sözleşmesinde de böyle bir durum olabilir. Sa-
                  tış vaadi sözleşmesi yapılmış, henüz tapuda tescil gerçekleşmemiş ancak fiilen gay-
                  rimenkul alıcının tasarrufuna bırakılmış olabilmektedir. Örneğin, inşa edilen binanın
                  alıcının  kullanımına  tahsis  edilmesi,  arsalarda  arsa  üzerine  alıcı  tarafından  inşaata
                  başlanılması veya tesisler kurularak arsanın depo, garaj, işyeri ve benzeri şekillerde
                  kullanılması, arsanın tasarruf hakkının fiilen alıcıya bırakıldığını gösterir.

           551.   Bu  durumda,  her  ne  kadar  gayrimenkul  satışlarında  satış  işleminin  tapuya  tescil
                  edildiği tarihte malik sıfatının elde edildiği esas olsa da, tapuya tescilden önce, gayri-
                  menkulün tasarruf hakkının alıcıya bırakılması halinde, bir taşınmaza malik gibi tasar-
                  rufta  bulunulması  söz  konusu  olacaktır.  Ancak,  malik  gibi  tasarrufta  bulunanların
                  emlak vergisi mükellefi olmaları, malik ya da intifa hakkı sahibinin bulunmamasına
                  bağlı tutulmuştur.
           551.1.  Arazi ve arsa açısından olmasa da üzerinde yapılan bina ve inşaatlar açısından bina
                  tapusu  kurulmadığı  ve  bina  maliki  tapu  tescilinde  yer  almadığından,  bu  tür  binalar
                  için  malik  sıfatıyla  tasarruftan  bahsedilebilir.  Bu  tür  durumlarda  tapu  siciline  tescil
                  edilmeyen hallerde, gayrimenkulün fiilen alıcının kullanımına terk edilmesi ile meyda-
                  na gelmiş bulunan (Kızılot vd,2005:262) sahiplikte, emlak vergisi mükellefinin bina-
                  nın alıcısı, tapuda adına tescil görünmeyen kimse olabilecektir. Emlak vergisi mükel-
                  lefleri arasında malik gibi tasarrufta bulunanlar da sayıldığından, bir gayrimenkul sa-
                  tış  vaadi  sözleşmesi  kapsamında  alıcı  için  gayrimenkulün  teslim  edilmiş  ve  bedeli
                  tahsil  edilmiş  olması  ile  emlak  vergisi  bakımından  iktisap  tamamlanmış  sayılabilir.


                  291  Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 01.04.2004 tarih ve E:2004/001791, K:2004/003227 sayılı kararı.
                  292  Gelirler Genel Müdürlüğü’nün 20.03.2009 tarih ve 31520 sayılı özelgesinde bu konu ile ilgili şu açıklamaya yer
                  verilmiştir: İnşa ettirilen ve daha sonra hak sahibinin kullanım ve tasarrufuna terk edilen ve tapusu ileride verilecek
                  binanın maliki, dolayısıyla bina vergisi mükellefi binayı inşa edendir ve bu bina ile ilgili olarak tahakkuk edecek bina
                  vergisinin ilgili belediyeye binayı inşa eden tarafından ödenmesi; söz konusu hak sahibinin bina vergisi mükellefiyeti-
                  nin  ise,  adına  tapu  verildiği  tarihi  takip  eden  bütçe  yılından  itibaren  başlaması  gerekmektedir.  Gayrimenkul  satış
                  sözleşmesi hükümlerinden kaynaklanan ve bina vergisinin hangi tarafça karşılanılacağına yönelik satıcı (mükellef) ile
                  alıcı arasında ortaya çıkan uyuşmazlığın özel hukuk kapsamında değerlendirilerek sonuçlandırılması gerekmektir.

                  150 | TBB
   173   174   175   176   177   178   179   180   181   182   183