Page 597 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 597
Tahsilât
1790.2. 21’inci maddenin 3’üncü fıkrasında ise borçlunun iflası, mirasın reddi ve terekenin
tasfiyeye tabi tutulması hallerinde amme alacaklarının imtiyazlı alacak olarak İcra ve
İflas Kanunu’nun 206’ncı maddesinin üçüncü sırasında, bu sıranın önceliğini alan
alacaklar da dahil olmak üzere tüm imtiyazlı alacaklar ile birlikte işleme tabi tutulaca-
ğı belirtilmiştir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, rehinli mallardan alınması
gereken vergiler –ki emlak vergisi de bunlardan biridir- düşüldükten sonra söz konu-
su İcra ve İflas Kanun’un 206’ncı maddedeki sıranın belirlenecek olmasıdır.
1791. Kanun’da bina ve arazi vergisinin gayrimenkul bedelinden tahsilinde rehinli
alacaklardan önce geldiği hüküm altına alınmıştır. Bu nedenle gerek icra müdürlükle-
rince ve gerekse vergi dairelerince yapılacak taşınmaz satışlarında ele geçen bedel-
den öncelikle taşınmazın ödenmemiş emlak vergileri ödenecektir.
3.1.6. İptal Davası Açılması
1792. 6183 sayılı Kanun’un 24’üncü ve devamı maddelerinde, amme alacağının tahsiline
engel teşkil etme amacı ile borçlu tarafından yapılan belli tasarruflar ve muamelelerin
hükümsüzlüğü ve bu tasarruflar aleyhine, alacaklı vergi idaresi (belediye) tarafından,
iptal davası açılabileceği hususunda düzenlemeler yapılmış; Kanun’un 27, 28, 29 ve
30’uncu maddelerinde belirtilen tasarruf ve muamelelerinin iptali için dava açma
yetkisi verilmiştir. Mezkur maddelerde, hükümsüz sayılan söz konusu tasarruf ve mu-
amelelerle, alacaklı amme idaresinin, borçlunun malvarlığından çıkmış kıymetler üze-
rinden, alacağını tahsil etme imkanı sağlanmaktadır. Amme alacağını ödemek iste-
meyen yahut tahsiline engel olmak isteyen bir kimsenin mallarını kaçırması veya hileli
ve muvazaalı yollara başvurması halinde bu alacağın tahsilinin tehlikeye girmesinin
önlenmesi amaçlanmaktadır. İptal davası açılabilmesi için, amme alacağının kesin-
leşmiş yani ödenecek aşamaya gelmiş olması ve borçlu nezdinde yapılan takip işlem-
lerinin sonuçsuz kalmış olması gerekmektedir.
1793. Kanun’un 25’inci maddesinde, iptal davasının kimlerin aleyhine açılabileceği
gösterilmiştir. Bun göre iptal davası, borçlunun söz konusu 27, 28, 29 ve 30’uncu
maddelerde belirtilen tasarruf ve muamelede bulunduğu kişilere veya borçlu tarafın-
dan aynı maddelerdeki tasarruf ve muameleler sebebiyle kendilerine ödeme yapılan
kimselere ve bunların mirasçılarına karşı herhangi bir kötüniyetleri olsun ya da olma-
sın açılabilir. Ayrıca, kötüniyet sahibi diğer üçüncü şahıslara karşı da açılabilmektedir.
1794. İptal davasının 5 yıllık zamanaşımı süresi zarfında açılması gerekmektedir.
Maddelerde sözü geçen tasarrufların vukuu tarihinden beş yıl geçtikten sonra dava
açılamaz. 1276
1795. Kanun’un 27’nci maddesine göre, süresinde veya hapsen tazyikine rağmen mal
beyanında bulunmayanlarla, malı bulunmadığını bildiren veyahut beyan ettiği malların
borcuna yetmeyenlerin ödeme süresinin başladığı tarihten geriye doğru iki yıl içinde
1276 6183 sayılı Kanun’un 26’ncı maddesi uyarınca.
TBB | 569