Page 607 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 607
Tahsilât
cikme zammının üzerinden hesaplandığı alacağın aslını doğuran olay ile bir ilişkisi
yoktur. 1300 Amme alacağının ödeme müddeti içinde ödenmeyen kısmına vadenin bi-
tim tarihinden itibaren her ay için ayrı ayrı mevzuatta belirtilen oranda gecikme zam-
mı tatbik olunur. Gecikme zammı, tahakkuk etmiş ve tahsil aşamasına gelmiş amme
alacakları için söz konusudur. Tahakkuk tarihinden ödemede bulunulan tarihe kadar
gecikilen süre için hesaplanır.
1819.5. Gecikme zammı muaccel hale gelmiş her çeşit kamu alacağının vade tarihini izleyen
günden itibaren uygulanır. Buna karşın gecikme faizi ise sadece re’sen, ikmalen ve
idarece tarh edilen vergilerde uygulama alanı bulmaktadır. Yani gecikme faizi, tarh
edilmiş ve tahakkuk etmiş ancak vadesindeödenmemiş vergilere değil, hiç tarh edil-
memiş veya eksik tarh edilmiş vergilere uygulanır (Özdemir, 2009:57). Gecikme
zammının uygulanabilmesi için alacağın muaccel hale gelmiş olması yani, kamu ida-
resi tarafından alacağın talep edilebilir hale gelmiş olması gerekmektedir. Gecikme
faizi hesaplanması için alacağın muaccel hale gelmiş olması zorunluluğu yoktur. 1301
Gecikme faizi; tahakkuk ve vadeye göre geriye doğru hesaplanır. Gecikme zammı,
beyanda bulunan mükellef ya da vergi sorumluları için; gecikme faizi ise beyanda
bulunmayan vergi kayıp ve kaçağıma sebep olan mükellefler veya vergi sorumlularına
yapılan uygulama olduğundan yaptırımlar da farklı uygulanmaktadır. Yani, normal
zamanlarında tarh ve tahakkuk ettirilmemiş olan vergilerin, kendi vergi kanunlarında
belli edilen ve tarhiyatın ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal vade tarihinden son
yapılan tarhiyatın tahakkuk tarihine kadar geçen süre için “gecikme faizi” hesaplana-
cak; gecikme zammı ise vergilendirmenin tahsil aşamasında hesaplanacak ve alına-
caktır. (Demirdağ ve Sevimkan, 1994: 21-28)
3.2.1.1. Gecikme Faizi
1820. Vergi Usul Kanunu’nun 112’nci maddesinin 3’üncü fıkrasına göre; ikmalen, re'sen
veya idarece yapılan tarhiyatlarda: 1302
1300 Danıştay 4. Dairesi’nin 13.5.1991 tarih ve E:1990/1749 K:1991/1749 sayılı kararı.
1301 Ancak, takside bağlı kamu alacaklılarının taksitleri vadesinde ödenmez ise, alacağın tamamı muaccel hale gel-
mekle beraber gecikme zammına tabi tutulmaz.
1302 Danıştay 11. Dairesi’nin 18.09.2000 tarih ve E:1999/2769, K:2000/3347 sayılı kararında da, gecikme faizinin
ikmalen, re’sen ve idarece tarh olunan vergiler üzerinden hesaplanabileceği belirtilmiştir.
Danıştay 9. Dairesi’nin 26.10.2015 tarih ve E: 2012/430 K:2015/11424 sayılı kararı: 213 sayılı Vergi Usul Kanu-
nu'nun 112. maddesinde, ikmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyatlarda, dava konusu yapılmaksızın kesinleşen
vergilere, kendi vergi kanunlarında belirtilen ve tarhiyatın ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal vade tarihinden
itibaren son yapılan tarhiyatın tahakkuk tarihine kadar geçen süreler için 6183 sayılı Kanuna göre tespit edilen
gecikme zammı oranında gecikme faizi uygulanacağı, gecikme faizinin de aynı süre içinde ödeneceği, gecikme faizi-
nin hesaplanmasında ay kesirlerinin nazara alınmayacağı hükme bağlanmış, anılan Kanunun 341.maddesinde ise, "
Vergi ziyaı, mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik
yerine getirmesi yüzünden, verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesini veya eksik tahakkuk ettirilmesini ifade eder.
Şahsi, medeni haller veya aile durumu hakkında gerçeğe aykırı beyanlar ile veya sair suretlerle verginin noksan
tahakkuk ettirilmesine veya haksız yere geri verilmesine sebebiyet vermek de vergi ziyaı hükmündedir. Yukarıda ki
fıkralarda yazılı hallerde verginin sonradan tahakkuk ettirilmesi veya tamamlanması veyahut haksız iadenin geri
alınması ceza uygulanmasına mani teşkil etmez." kuralı yer almıştır. ...Yukarıda açıklamasına yer verilen yasal düzen-
lemeye göre gecikme faizi hesaplanabilmesi için ortada ikmalen, res'en ya da idarece yapılmış bir vergi tarhı bulun-
ması gerekmekte olup, olayda ödendiği açık olan verginin daha sonra yapılan mahsup işlemine bağlı olarak tekrar
TBB | 579