Page 753 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 753

Emlak Vergisi Uyuşmazlıklarının Çözümü

                  miştir. Bu düzenlemeler ile talep ve savunmanın genişletilmesi yasağının idari yargı-
                  lama usulünde de olduğunu ortaya koymaktadır (Gözübüyük, 2003:449).
           2272.  Bununla birlikte bu yasak idari yargılama açısından daha dar olarak ele alınmalıdır.
                  İdari yargıda bu yasak, dava açma süresinin sona ermesi ile başlamaktadır. O halde
                  idari  yargıda  dava  açma  süresi  sona  ermeden,  davacı  iddiasını  genişletebilir  veya
                  değiştirebilir. Danıştay’ın bu yönde olduğu gibi, dava açma süresine vurgu yapılmaksı-
                  zın, davacı tarafından verilen ikinci dilekçeleri davanın genişletilmesi yasağı kapsa-
                  mında gören kararları da mevcuttur. Bu kararlar daha ziyade bir idari işlemin iptali
                  istemiyle açılan davalarda daha sonra davacı tarafından verilen ikinci bir dilekçe ile
                  tazminat isteminde bulunulması hakkındadır (Kaya ve Akcan, 2009:137).

           2273.  Bu  konuda  ayrıca  şu  hususu  da  belirtmek  gerekir  ki;  dava  açıldıktan  sonra  davacı
                  tarafından, önceden bilmesine imkân olmayan ve davalı tarafından sunulan belgelere
                  dayanılarak yeni iddialarda bulunması iddianın genişletilmesi kapsamında sayılamaz.
                  Nitekim 21’inci maddenin vaktinde ibraz edilmeyen belgelerin tebliğ edileceği düzen-
                  lemesi bu hususu olanaklı kılmaktadır. 1707


                  3.8.5.    Yürütmenin Durdurulması
           2274.  İdari  yargılamada  davanın  açılması  dava  konusu  işlemin  yürütmesini  durdurmaz.
                  Bununla beraber yürütmenin durdurulması kararının verilmesini olanaklı kılan haller
                  bulunmaktadır. Vergi davalarında ise dava açmanın yürütmenin durdurulmasına etki-
                  si yönünden farklı durumlar vardır.
           2275.  İdari  Yargılama  Usul  Kanunu’nun  27’nci  maddesinde,  Danıştay’da  veya  idarî
                  mahkemelerde dava açılması dava edilen idarî işlemin yürütülmesini durdurmayacağı
                  ve Danıştay veya idarî mahkemelerin, idarî işlemin uygulanması halinde telafisi güç
                  veya imkânsız zararların doğması ve idarî işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartla-
                  rının birlikte gerçekleşmesi durumunda gerekçe göstererek yürütmenin durdurulma-
                  sına karar verebilecekleri düzenlenmişti. 1708


                  1707  Danıştay 5. Dairesi’nin 30.12.2005 tarih ve E:2005/2698, K:2005/6541 sayılı kararında; yargılanma hakkının
                  en  önemli  unsurlarından  biri  olan  savunma  hakkını  tam  olarak  kullanabilmesi  için  2577  sayılı  Kanun'un  21’inci
                  maddesine  uygun  şekilde,  dilekçenin  davacıya  tebliği  ile  dilekçe  ekindeki  raporu  inceleyebilme  imkanı  tanınması
                  suretiyle raporda yer alan hususlara karşı cevap verebilme olanağı sağlandıktan sonra bir karar verilmesi gerektiği
                  halde bu yapılmadan karar verilmiş olmasında yasa ve usule uyarlık görülmediği, belirtilmiştir.
                  1708  Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen
                  Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun Tasarısının 42’nci maddesi ile Kanun’un 2’nci fıkrası-
                  nın:  “2.  Danıştay  veya  idari  mahkemeler,  idari  işlemin  uygulanması  halinde  telafisi  güç  veya  imkansız  zararların
                  doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda, davalı idarenin
                  savunması  alındıktan  veya  savunma  süresi  geçtikten  sonra  gerekçe  göstererek  yürütmenin  durdurulmasına  karar
                  verebilirler.  Ancak,  dava  dilekçesi  ve  eklerinden  yürütmenin  durdurulması  isteminin  yerinde  olmadığı  anlaşılırsa,
                  davalı  idarenin  savunması  alınmaksızın  istem  reddedilebilir”  şeklinde  değiştirilmesi;  aynı  maddeye  2’nci  fıkradan
                  sonra  gelmek  üzere:  “3.  Uygulanmakla  etkisi  tükenecek  olan  idari  işlemlerin  yürütülmesi,  ikinci  fıkradaki  hüküm
                  çerçevesinde yeni bir karar verilinceye kadar, idarenin savunması alınmaksızın durdurulabilir” şeklinde 3’üncü fıkra
                  eklenmesi  ve  diğer  fıkraların  buna  göre  teselsül  ettirilmesi  ve  maddeye:  “9.  Aynı  sebeplere  dayanılarak ikinci  kez
                  yürütmenin durdurulması isteminde bulunulamaz.” fıkrasının eklenmesi öngörülmüştür.
                  Maddenin gerekçesi de şu şekildedir: Maddeyle, yürütmenin durdurulması müessesesi kısmen revize edilmektedir.
                  Buna  göre;  yürütmenin  durdurulması  kararları  kural  olarak  idarenin  savunması  alındıktan  veya  savunma  süresi
                                                                                    TBB | 725
   748   749   750   751   752   753   754   755   756   757   758