Page 750 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 750
Açıklamalı ve İçtihatlı Belediyelerde Emlak Vergisi Uygulaması
Davanın hasım gösterilmeden veya yanlış hasım gösterilerek açılması halinde,
dava dilekçesinin tespit edilecek gerçek hasma tebliğine, 1699
Dilekçede yer alması gereken unsurların yer almaması, 1700 birden fazla işleme
karşı dava açılmasına uygun olmayan 1701 ve birden çok kişinin dava açmasına uygun
olmayan hallerde 1702 30 gün içinde uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksan-
ları tamamlanmak veya ehliyetli olan şahsın avukat olmayan vekili tarafından dava
açılmış ise 30 gün içinde bizzat veya bir avukat vasıtasıyla dava açılmak üzere dilek-
çelerin reddine;
İdari merci tecavüzü halinde dilekçelerin görevli idare merciine tevdiine; 1703
1699 Hasım olarak vergide yetkili Belediye yerine, mali hizmetler müdürlüğünün gösterilmesine uygulamada çok sık
rastlanılmaktadır. Aynı şekilde Maliye Bakanlığı veya başka belediyeler de hasım olarak gösterilmekte bu husus
Mahkemece düzeltilmektedir. Bu hususta daha dikkatli davranılması gereksiz işlemleri önleyebilecektir.
1700 Bu hususta Dava Dilekçesinin Şekli ve Unsurları başlığında ayrıntılı açıklamalara yer verilmiştir.
1701 Örneğin tek dilekçe ile hem ihbarnameye hem de ödeme emrine karşı veya tek hakimin bakabileceği bir konu ile
heyetçe bakılacak konu hakkında tek dile46kçe ile dava açılmışsa.
1702 Örneğin farklı taşınmaz malikleri tarafından tek dilekçe ile dava açılmışsa.
1703 Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 26.11.1999 tarih ve E:1999/166, K:1999/493 sayılı kararı;
tarhiyata karşı dava açma süresi içinde vergi dairesi müdürlüğüne düzeltme başvurusu reddedilen davacının şikâyet
başvurusunda bulunmadan açtığı davada dilekçe ve eklerinin merciine tevdii gerekirken davanın süre aşımı nedeniy-
le reddinde hukuka uygunluk görülmediği, yönündedir. Danıştay 7. Dairesi’nin 30.09.1998 tarih ve E:1997/3611,
K:1998/3075 sayılı kararı; vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yapılan düzeltme başvuruları
üzerine vergi dairesince tesis edilen ret işleminin dava konusu yapılamayacağı, bu işleme karşı açılan davada, mah-
kemece merciine tevdi kararı verilmesi gerekirken işin esası hakkında karar tesisinde isabet bulunmadığı, yönünde-
dir.
Danıştay 9. Dairesi’nin 02.12.2010 tarih ve E:2009/1124, K: 2010/6378 sayılı kararı: Dosyanın incelenmesinden: …
davacı kuruma ait iken 4046 sayılı Özelleştirme Kanunu gereğince İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne devredilen Üçkuyu-
lar Vapur İskelesi için 2002 yılına ilişkin olarak tarhedilen emlak vergisi ve hesaplanan gecikme faizine ilişkin ihbar-
namelerin 28.3.2008 tarihinde Türkiye Denizcilik İşletmeleri A. Ş. İzmir İşletme Müdürlüğüne tebliğ edildiği, bunun
üzerine anılan işletme müdürlüğü tarafından 4.4.2008 tarihinde tarh edilen emlak vergisi ve hesaplanan gecikme
faizinin kaldırılması amacıyla davalı belediye başkanlığına düzeltme başvurusunda bulunulduğu, bu başvurunun
davalı belediyenin 29.4.2008 tarih ve 1687 sayılı işlemi ile reddedildiği, bunun üzerine Türkiye Denizcilik İşletmeleri
A. Ş. tarafından dava açıldığı, açılan davada, her ne kadar dava dilekçesinde davalı idareye yapılan düzeltme başvu-
rusundan ve davalı idarenin başvurunun reddine ilişkin işlem inden bahsedilse de davanın konusu ve neticei talep
kısımlarında, tarh edilen emlak vergisi ve hesaplanan gecikme faizinin kaldırılmasının istenildiği ve dava konusu
ihbarnamelerin tebliğ tarihinin 12.5.2008 olarak belirtildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, davanın konusunun tarh
edilen emlak vergisinin kaldırılması olduğundan, vergi mahkemesince davanın konusunun düzeltme başvurusunun
reddine ilişkin işlemin iptali olarak değerlendirilmesinde ve dava dilekçesi ve eklerinin 2577 sayılı Kanunun 15/1-e
maddesi uyarınca şikayet mercii olan Balçova Belediye Başkanlığı'na tevdiine karar verilmesinde yasal isabet bulun-
mamaktadır. Bir başka anlatımla, davacı kurum tarafından, adına tarh edilen emlak vergisi ve hesaplana gecikme
faizinin kaldırılması istemiyle dava açıldığı anlaşıldığından, olayda idari merci tecavüzünden söz edilmesi mümkün
değildir. Bu durum karşısında, vergi mahkemesince bakılan dava hakkında öncelikle diğer ilk inceleme konuları
üzerinde bir inceleme yapılması, ilk inceleme konularında bir sorun bulunmaması durumunda davanın esası hakkın-
da karar verilmesi gerekmektedir.
Danıştay 9. Dairesi'nin 18.11.2014 tarih ve E:2011/857 K:2014/8396 sayılı kararı: Davacı adına, maliki olunan
taşınmaz için 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nun 5/a maddesi uyarınca muafiyet uygulanması ve fazladan tahsil
edilen tutarın iadesi istemiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle
açılan davada dilekçe ve eklerinin merci tecavüzü nedeniyle merciine tevdii kararının onanmasına ilişkindir.
Danıştay 9. Dairesi'nin 11.4.2013 tarih ve E:2011/5800 K:2013/3297 sayılı kararı: Dava dosyasının incelenmesin-
den, muris Rasih Öztürk adına kayıtlı gayrimenkule ilişkin olarak mirasçıları tarafından 2005, 2006, 2007, 2008 ve
2009 yılları için ödenen emlak vergilerinden, söz konusu gayrimenkulün 3.derece doğal sit alanında kaldığı, bu
sebeple kısıtlılık hükümleri uygulanmak suretiyle tahakkuk ettirilen toplam 94.000,18.-TL verginin 1/10'u aşan kısmı
olan 84.600,16 TL.'nin iptali ve iadesi istemiyle 4.6.2010 tarihinde Balçova Belediyesi Gelir Müdürlüğüne yapılan
başvurunun reddine dair işlemin davacıya 13.7.2010 tarihinde tebliği üzerine 6.9.2010 tarihinde aynı istemle bakıl-
makta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. ...Olayda, her ne kadar davacılar tarafından iştirak halinde malik olduk-
ları taşınmaza ilişkin olarak 2005-2009 yılları için tahakkuk ettirilen ve ihtirazi kayıtla ödenen emlak verginin kısıtlılık
722 | TBB