Page 777 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 777
Emlak Vergisi Uyuşmazlıklarının Çözümü
bakımından esas alınacak taşınmazlar bakımından mükellef olanlar gelmektedir. 1747
Daha önceki düzenlemeye göre dava açma ehliyeti olan kurum ve kişilerin da dava
açma ehliyeti vardır. Bu kurum ve kişilerin dava açabilmek için karar aleyhine oy kul-
lanmış olmaları gereklidir. Bununla birlikte mükelleflerin takdir komisyonu kararının
tümünün iptali yönünde değil de sadece kendilerini ilgilendiren kısmına ilişkin dava
açma ehliyetleri olduğunu da belirtmek gereklidir.
2365. Bu hususta açılacak davalarda davalı taraf olarak, belediye gösterilecektir. Nitekim İç
Genelgelerde (Örneğin 2009/1 Seri No’lu, 2017/1 Seri No’lu Emlak Vergisi Kanunu
İç Genelgesi), takdir komisyonu kararlarına karşı açılacak davalarda muhatabın, kara-
ra iştirak eden belediye olacağı belirtilmiştir. Bununla birlikte belediyenin de davacı
olması söz konusu olduğu durumlarda ise, Ticaret/Ziraat Odasıyla ilgili mahalle/köy
muhtarlıklarının hasım gösterilmesi gerekmektedir. Ancak hasım olarak gösterilecek
oda veya muhtarlığın karar lehine oy kullanmış olmaları gerekmektedir. Belediyelerin
bu tür davalarda davacı olsa dahi, vergi matrahının düşürülmesi talebiyle dava açma-
ları mümkün değildir. 1748
3.16.1.1. Takdir Komisyonu Kararlarına Karşı Açılan Davalarda Bazı Özel Durumlar
2366. Takdir komisyonu kararlarına karşı açılan davalarda diğer iptal davalarına göre özellik
gösteren bazı durumlar söz konusu olabilir.
2366.1. Özellik gösteren durumların başında dosyanın tekemmülü ve karar süresi
gelmektedir. Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 49 uncu maddesine göre, bu tür dava-
larda dosya davalının onbeş gün içinde vereceği tek savunma ile tekemmül etmiş
sayılır. Vergi mahkemelerince bu davalar, dosyanın tekemmül ettiği tarihten itibaren
en geç bir ay içinde karara bağlanır. Bu düzenleme ile davaların takdir edilen değerle-
rin esas alınacağı ilk yıla sarkıtılmadan sonuçlandırılması amaçlanmaktadır. Bu tür
davalarda ikinci dilekçe ve ikinci savunma verilmesi söz konusu değildir. Savunma
davacıya tebliğ edilse dahi mahkemece davacının cevabı beklenmeden dosya incele-
nir. Bu açıdan takdir komisyonu kararlarında yer alan değerlerin ilk defa uygulanacak
olduğu yıldan önce neticelendirilmesi gereklidir. Söz gelimi, 2018 yılından itibaren
1747 Danıştay 9. Dairesi’nin 01.10.2015 tarih ve E:2015/8523 K: 2015/10134 sayılı kararı: Emlak Vergisi Kanunun
"Mükellef" başlıklı 3. maddesinde; "Bina vergisinin binanın maliki varsa intifa hakkı sahibi , her ikisi de yoksa binaya
malik gibi tasarruf edenler." öder ifadesine yer verilmiştir….Açıklandığı üzere Emlak Vergisine esas olacak asgari arsa
m2 birim değerlerinin tespiti ve bu değerlerin kesinleşme usulünün özelliği göz önünde bulundurulduğunda; davacı
şirketin yukarıda bahsi geçen yasa hükmünde sayılan kişi ve kuruluşlardan olmadığı gibi emlak vergisi mükellefi de
olmadığı, taşınmazı sadece ecrimisil ödemek suretiyle kullandığı ve taşınmazın mülkiyetinin hazineye ait olduğu
açıktır. Dolayısıyla davacı şirketin söz konusu taşınmaz için 2014 yılı emlak vergisi belirlenmesine dair takdir komis-
yonu kararına karşı dava açamayacağı gerekçesiyle davanın ehliyet yönünden reddi gerekirken, 2577 sayılı kanunun
14. maddesinin 3. fıkrasında sayılan sıraya göre ehliyetten sonra gelen süre aşımı nedeniyle reddedilmesinde huku-
ka uygunluk bulunmamaktadır.
1748 Danıştay 9. Dairesi’nin 13.09.1994 tarih ve E:1994/4584, K:1994/3730 sayılı kararında; emlak vergisinin
alacaklısı durumunda bulunan Belediye Başkanlıklarının vergi matrahının düşürülmesi talebiyle dava açmaları müm-
kün bulunmamakta ise de takdir komisyonunun yasaya aykırı şekilde teşekkül ettirilmesi halinde, komisyonların
aldıkları kararların teşekkül tarzlarındaki isabetsizlikten dolayı iptalini istemek, davada taraf olabilecek tüm kuruluşlar
tarafından ileri sürülmesi mümkün ve dolayısıyla mahkemece incelenmesi gerekli bir iddia teşkil ettiği, belirtilmekte-
dir.
TBB | 749