Page 270 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 270

Açıklamalı ve İçtihatlı Belediyelerde Emlak Vergisi Uygulaması

                  mede sebep ve türü aynı olan vergiler yer alabilir. Ayrı türden vergiler için ayrı ihbar-
                  name gönderilir. İhbarname, Vergi Usul Kanunu’nun 35’inci maddesine uygun olarak



                  görüş yazısına istinaden düzeltme zamanaşımı dikkate alınarak 2005-2008 yılları için arsa vasfı üzerinden tahakkuk
                  ettirilen emlak vergileri ve ferilerinin tahsili amacıyla doğrudan dava konusu ödeme emrinin düzenlendiğinin anlaşıl-
                  dığı,  dava  konusu  ödeme  emrine  dayanak  olarak  alınan  Diyarbakır  Vergi  Dairesi  Başkanlığından  alınan  8.4.2010
                  tarih ve 794 sayılı görüş yazısında, vergiye ilişkin hesaplarda yapılan hatalar sonucunda 213 sayılı Yasa uyarınca
                  yapılabilecek başvurular ve izlenecek usullere yer verildikten sonra, 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu uyarınca sözü
                  edilen arazilerin ancak 9.7.2008 tarihinde parsellenerek arsa vasfı kazandığı, dolayısıyla ancak 2009 yılından itiba-
                  ren arsa olarak vergilendirilebileceği, bu nedenle arsa olarak tahsil edilen 2008/2. dönemi arsa vergisinin düzeltil-
                  mesi gerektiğinin belirtildiği, ancak davalı idarece dava konusu ödeme emrine dayanak alınan görüş yazısına aykırı
                  olarak düzeltme hükümleri uygulanmak suretiyle zamanaşımına uğramayan 2005 yılından itibaren ilgili taşınmazların
                  arsa  olarak  nitelendirilerek  tahakkuk  eden  vergilere  istinaden  doğrudan  ödeme  emri  düzenlendiği,  ancak  ödeme
                  emrine konu vergilerin beyan ve tarhiyat usulüne tabi olmaksızın 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nda dört yılda bir
                  belirlenen birim değerleri üzerinden kendiliğinden tahakkuk eden vergi kapsamında olmayıp, nitelemeye ilişkin yeni
                  bir tespit ve hukuki durum var olduğundan, ancak 213 sayılı Yasa'da yer verilen tarh usullerinden biri ile salınması
                  gerektiği ve belirtilen tarh usullerinin tümünün de ihbarname kuralına dayalı olduğu açık olduğundan davalı idarece
                  ilgili alanların arsa olarak kabul edildiği tarihten itibaren oluşacak vergi farklarının düzenlenecek bir ihbarname ile
                  davacıya duyurulması gerekirken, davacının bilgisi haricinde ve aleyhine arsa olarak yapılan düzeltmelerin tebliğinin
                  ve dava açma hakkının yasal zorunluluk taşımasına rağmen, dava açma sebepleri yasa ile sınırlandırılan ödeme emri
                  ile  takibe  alınmasında  hukuka  uyarlık  bulunmadığı  gerekçesiyle  kabul  eden  kararın  onanmasına  ilişkindir.
                  E:2011/4428  K:2012/1197,  E:2011/4429  K:2012/1149,  E:2011/4430  K:2012/1155,  ,  E:2011/4431
                  K:2012/1177…. E:2011/4497 K:2012/1172 sayılı kararlar da aynı yöndedir.
                  Danıştay 9. Dairesi'nin  28.4.2014 2010/11659  K:2014/1887  sayılı  kararı:  Dosyanın  incelenmesinden, davacının
                  1996 yılında tarla vasfıyla satın almış olduğu taşınmazın emlak vergisi beyannamelerini arazi olarak vermeye devam
                  ederken 2004 yılında söz konusu taşınmazın bulunduğu Balçık Köyünün, Belediye mücavir alanı içine alınarak ma-
                  halleye dönüştüğü, bunun üzerine davalı idare tarafından taşınmazın meskûn mahalde bulunduğu ve belediye hiz-
                  metlerinden faydalandığından bahisle 2004-2009 dönemleri için arsa vergisi üzerinden dava konusu cezalı tahak-
                  kukların yapıldığı anlaşılmaktadır.
                  Olayda,  tapu  kaydında  tarla  olarak  gözüken  taşınmazın  bulunduğu  köyün,  Belediye  mücavir  alanı  içine  alınarak
                  mahalleye dönüşmesi üzerine, davalı idare tarafından söz konusu taşınmazın meskûn mahalde bulunduğu ve beledi-
                  ye  hizmetlerinden  faydalandığından  bahisle  davacı  adına  tahakkuk  fişi  tanzim  edilmiş  ise  de,  idarece  re'sen  tarh
                  edilecek vergi ve kesilecek cezaların öncelikle ihbarname esasına göre tarh ve tebliğ olunması gerekirken, doğrudan
                  tahakkuk fişi düzenlenmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
                  Danıştay 9. Dairesi’nin 23.11.2006 tarih ve E:2006/1977 K:2006/4899 sayılı kararı: Olayda ise; ödeme emri düzen-
                  lenmesinden  önce  sözkonusu  ek  emlak vergilerinin tahakkuku  ile  ilgili  bir  tarh  işleminin  yapılmadığı,  herhangi  bir
                  ihbarname düzenlenip ilgililere tebliğ edilmediği anlaşılmıştır. ...Bu durumda, 213 sayılı Vergi Usul Kanununa göre
                  usulüne  uygun  şekilde  ihbarname  düzenlenmemesi,  tarh  ve  tahakkuk  işlemlerinin  yapılmaması  nedeniyle  henüz
                  ödeme  (tahsil)  aşamasına  gelmiş  bir  kamu  alacağı  bulunmadığı  sonucuna  ulaşıldığından  davanın  reddine  ilişkin
                  mahkeme  kararında  yasal  isabet  görülmemiştir.E:2006/1981  K:2006/4903,  E:2006/1983  K:2006/4905,
                  E:2006/1984 K:2006/4906 sayılı kararlar da aynı yöndedir.
                  Danıştay  9.  Dairesi’nin  8.12.2010  tarih  ve  E:2009/9915  K:2010/6547  sayılı  kararı:  ...  vergiye  konu  taşınmazda
                  1998 yılında imar uygulaması yapıldığı, sonrasında imar uygulamasının Bursa 1. İdare Mahkemesi'nin 27.12.2001
                  tarih ve E:1999/1015, K:2001/1387 sayılı kararıyla iptal edilmesi ve bu kararın Danıştay Altıncı Dairesince verilen
                  16.2.2004  tarih  ve  E:2002/4540,  K:2004/784  sayılı  kararla  onanması  üzerine  geri  dönüşüm  işlemi  yapılarak
                  18.12.2006 tarihinde tescil edildiği, davacı tarafından ise 28.11.2008 tarihinde müracaat edilerek bildirimde bulu-
                  nulması üzerine arsa vergisinin tahsili amacıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiğinin anlaşıldığı, geri dönü-
                  şüm  işlemi  üzerine  imar  uygulaması  tüm  hukuki  sonuçlarıyla  ortadan  kalktığından  geri  dönüşüm  işleminin  davalı
                  idarenin  yetki  ve  sorumluluğunda  ve  mutad  olmayan  bir  parselizasyon  işlemi  olduğu  bu  işlem  sonrası  gerekirse
                  davacıya ait parsellerin mevcut durumunun tespiti ve 213 sayılı Kanuna göre emlak vergisi tarhı ve ihbarname dü-
                  zenlenerek davacıya tebliğ edilmesi gerektiği doğrudan ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı,
                  kaldı ki 28.11.2008 tarihli bildirimin Hüseyin Deniz tarafından verilmiş olduğu, bu kişinin davacı şirketi temsil yetkisi-
                  nin belirtilmediği ve ortaya konulamadığı gerekçesiyle kabul eden Vergi Mahkemesi kararının onanmasına ilişkindir.
                  E:2009/9921 K: 2010/6548, 2009/9924 K: 2010/6550, E:2009/9945 K:2010/6549 sayılı kararlar da aynı yön-
                  dedir.
                  Danıştay 9. Dairesi’nin 10.04.2012 tarih ve E:2010/5542 K:2012/1250 sayılı kararı: ... davacının vergisiz beyanı
                  üzerine vergisiz tahakkuk fişi tanzim edilmesi ve davalı idarece yapılan ölçüm sonucu vergiye tabi olduğu tespit edilen
                  kısımlar  için  re'sen  tarhiyat  yapılarak  ihbarname  düzenlenmek  suretiyle  tebliğ  edilmesi  gerekirken  davacı  adına
                  vergilendirilmiş tahakkuk fişi düzenlenmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle kabul eden Vergi Mahkeme-
                  si  kararının  onanmasına  ilişkindir.  E:2010/5543  K:2012/1248,  E:2010/5544  K:2012/1251,  E:2010/5545
                  K:2012/1249, E:2010/5546 K:2012/1247 sayılı kararlar da aynı yöndedir.

                  242 | TBB
   265   266   267   268   269   270   271   272   273   274   275