Page 37 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 37
Vergi Hukuku ve EmlakVergisi
17
34.2. Vergi kanunlarının geçmişe yürümemesi esastır. Bu kural tarafların aleyhine
olabilecek durumlar için kesindir. Nitekim tarafların müktesep hak ve durumlarını
ihlal etmeyen yahut tarafların lehine olan hükümlerin geçmişe dönük uygulanabilece-
ği temel prensip olarak kabul edilmektedir. Bununla birlikte bu kuralın bazı durum-
18
larda ihlal edilebilmesinin mümkün olabileceği dikkate alınmalıdır. Vergi kanunları
bakımından bazen tarafların aleyhine olan hükümlerin geçmişe yürümesi de söz ko-
nusu olabilmektedir. Bu durumda yasama organının, örneğin savaş hali, ekonomik
kriz, spekülasyonların sosyal kriz oluşturması ve benzeri gibi devletin içinde bulundu-
ğu olağanüstü koşullar dolaysıyla, geçmişe yürüme ilkesini ihlal etmesi mümkün ola-
bilmektedir.
35. Vergi kanunlarının ortadan kalkması şu durumlarda oluşmaktadır:
35.1. Yeni bir kanun hükmü ile önceki kanun hükümlerinin yürürlükten kaldırıldığı açık bir
şekilde belirtildiğinde, eski kanun hükümleri yürürlükten kalkmış olur. Yeni çıkan ka-
nun hükümlerinin yürürlükteki kanuna aykırı hükümler ifade etmesi halinde, eski
kanun yürürlükten kalkmış olur ve yeni kanun hükümleri uygulanır. Ayrıca, kanunun
kendi metninde bir yürürlük süresi belirtilmiş ise bu süre dolunca kanun kendiliğin-
den yürürlükten kalkacaktır.
35.2. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı ile de vergiye ilişkin bir kanun hükmünün
yürürlükten kalkması mümkündür.
1.6.2. Vergi Kanunlarının Yer Bakımından Uygulaması
36. Kanunların yer bakımından uygulanması, devletlerin egemenlik haklarının kendi
siyasi sınırlarıyla çerçevelenmiş olmasından kaynaklanmaktadır. Her devlet kendi
kanunlarını kendi ülkesinde uygulayabilecek; bir devletin kanunları başka bir devletin
ülkesinde uygulanamayacaktır.
37. Vergi kanunlarının yer bakımından uygulanmasında esas ilke, “Kanunların Mülkiliği
Prensibi”ne dayanmaktadır. Bu prensip, bir devletin egemenlik hakkına dayanarak
çıkardığı vergi kanunlarını kendi ülke sınırları içinde bulunan, ister vatandaş olsun
ister olmasın, herkese uygulayacağı anlamını taşımaktadır. Vergi kanunlarına göre,
17 Geriye Yürümezlik İlkesi, Danıştay tarafından da hiçbir duraksamaya meydan vermeyecek şekilde benimsenmiştir.
Örneğin, Danıştay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 03.07.1989 tarih ve E:988/5, K:1989/3 sayılı içtihadı birleştirme
kararı, geriye yürümeye müsaade etmemiştir. Kararda: Kanunların geriye yürümezliği ilkesi, bir hukuki eylem ya da
davranışın, bir hukuki ilişkinin vuku bulduğu ya da meydana geldiği dönemdeki kanun hükümlerine tabi kalmakta
devam edeceğini ifade eder. Sonradan çıkan kanun, kural olarak yürürlüğünden önceki olaylara ve ilişkilere uygu-
lanmaz. Vergi kanunları, kamu hukukuna ilişki yükümlülükler getirdiğinden, bu kanunların özellikle mali yükümü
artırıcı nitelikteki hükümlerinin, geçmişe yürütülmemesi hukuki güvenlik ilkesi yönünden önem taşır. Anayasa’nın 73
üncü maddesinin üçüncü fıkrasında ifadesini bulan vergilerin kanuniliği ilkesi de, hukuki güvenliği sağlama amacına
matuftur ve vergiyi doğuran olayın vukuu döneminde yürürlükte olmayan bir kanuna dayanılarak vergi yükünün
artırılmasına imkân vermez ifadesi yer almaktadır. Yine Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 09.04.1993
tarih ve E:1992/299, K:1993/63sayılı kararı da aynı yöndedir.
18 Örneğin, Danıştay 11. Dairesi’nin 14.01.1999 tarih ve E:1998/1189, K:1999/193 sayılı karında, ceza hükümle-
rinde değişiklik yapılması halinde mükellef lehine olan hükmün uygulanması gerektiği yönünde olup, mükellef lehine
olan hükmün geçmişe dönük olarak uygulanacağı belirtilmektedir.
TBB | 9