Page 373 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 373
Muafiyet, İstisna, İndirim ve Kısıtlılık
kanun koyucunun, Devlet malı niteliğinde kabul ettiği özel hukuk tüzel kişileri ile ger-
çek kişilerin mülkiyetinde bulunan belli niteliklerdeki taşınmaz kültür varlıklarının
malikleri için kanunla öngörülen tasarruf kısıntıları ve yükümlülüklerin gereği gibi ye-
rine getirilmesini sağlamak amacıyla, söz konusu taşınmazları hiçbir ayırım ve sınır-
lama getirmeksizin her türlü vergi, resim ve harçtan bağışık tutma ihtiyacı duyduğu ve
bu ihtiyacın, kültür varlığını koruma amacından doğduğu anlaşılmaktadır. 680
1154. Bu muafiyet hükmü de taşınmaz sahibinin mülkiyet hakkını kullanımının daraltılmış
olması nedeniyle öngörülmüş ve daraltılan hak kullanımının hafifletilmesi amaçlan-
mıştır. Korunması gereken kültür ve tabiat varlığı olan taşınmazlar üzerinde hak sa-
hiplerinin tasarruflarının kısıtlandığı, Kanun’un 9’uncu maddesinde yer alan; “Koruma
Yüksek Kurulunun ilke kararları çerçevesinde Koruma Kurullarınca alınan kararlara
aykırı olarak, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarında, her çeşit inşai
ve fiziki müdahalede bulunmak, bunları yeniden kullanıma açmak veya kullanımlarını
değiştirmek yasaktır” ifadesiyle açıkça belirtilmiştir.
1155. Her ne kadar Emlak Vergisi Kanunu’nun “Daimi muaflıklar” başlığını taşıyan 4’üncü
ve 14’üncü maddelerinde taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının, bina ve arazi vergile-
rinden muaf olacaklarına ilişkin bir hükme yer verilmemiş ve aynı kanunun 22’nci
maddesinde de, bina ve arazi vergileriyle ilgili muaflık ve istisna hükümlerinin bu ka-
nuna eklenmek veya bu Kanunda değişiklik yapılmak suretiyle düzenleneceği hükme
bağlanmış ise de daha önce üzerinde ayrıntısıyla durduğumuz, Danıştay İçtihatları
Birleştirme Kurulu’nun 11.02.1988 tarih ve E:1987/3, K:1988/1 sayılı emlak vergisi
kanun hükmünden sonra yürürlüğe giren özel ve sonraki kanun hükmünün asıl uygu-
lanacak kural olduğu yönündeki içtihadı birleştirme kararı 681 doğrultusunda, 2863
680 Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 19.02.1993 tarih ve E:1992/122, K:1993/29 sayılı kararı. Bu-
nunla birlikte, bu Kanun’da yer alan muafiyet hükmünün Çevre Temizlik Vergisi’ni kapsamadığı yönünde Danıştay
kararının bulunduğunu da (Danıştay 9. Dairesi’nin 07.11.2009 tarih ve E:2000/1495, K:2002/4475 sayılı kararı)
hatırlatmak yerinde olacaktır.
681 05.05.1988 tarih ve 19805 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan bu içtihadı birleştirme kararında kısaca: “Emlak
Vergisi Kanunu’nda yer alan, bina ve arazi vergisiyle ilgili muaflık ve istisna hükümlerinin bu kanuna eklenmek veya
bu kanun değiştirilmek suretiyle yapılacağı yolundaki hükümden sonra yürürlüğe giren ve Sosyal Sigortalar Kurumu
Kanunu’nda yer alan muaflık hükmünün ve anılan Kurumun bu nedenle emlak vergisinden muaf tutulması gerektiği”
belirtilmektedir.
Danıştay 9. Dairesi’nin 23.09.1999 tarih ve E:1998/2245 K:1999/3241 sayılı kararı:2863 sayılı Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Kanununun 3386 sayılı Kanunla değişik 21.maddesinin 3. fıkrasında, tapu kütüğüne "korunması
gerekli taşınmaz kültür varlığıdır" kaydı konulmuş olan ve I. ve II. grup olarak gruplandırılmış bulunan taşınmaz kültür
varlıklarının her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olduklarının belirtildiği, hernekadar 1319 sayılı Emlak Vergisi
Kanununda taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının vergiden muaf olacaklarına dair bir hüküm yoksa da ve aynı Kanu-
nun 22. maddesinde, bina ve arazi vergileriyle ilgili muaflık ve istisna hükümlerinin bu Kanuna eklenmek veya bu
Kanunda değişiklik yapılmak suretiyle düzenleneceği hükme bağlanmış ise de 2863 sayılı Yasa, anılan hükümden
sonra yürürlüğe girdiğinden Kanunun 21. maddesinde belirtilen muafiyetin uygulanması gerektiği, Danıştay İçtihatları
Birleştirme Kurulu'nun 11.12.1988 tarih ve 1988/1 sayılı kararının da bu yolda olduğu,olayda uyuşmazlık konusu
taşınmazın, Kültür ve Turizm Bakanlığı Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 15.6.1988 tarih ve
232 sayılı kararıyla II-A3 koruma grubunda, korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak kabul edildiği anlaşıldı-
ğından yükümlüden 2863 sayılı Yasa uyarınca emlak vergisi istenemeyeceği gerekçesiyle kabul ederek dava konusu
işlemi iptal eden kararın onanmasına ilişkindir. 23.09.1999 tarih ve E:1998/4005 K:1999/3240 sayılı kararlar da
aynı yöndedir.
Danıştay 9. Dairesi’nin 15.11.2011 tarih ve E:2008/7934 K:2011/7691 sayılı kararı: … Turhal Şeker Fabrikasındaki
bir kısım binalar için 2007 yılı için tahakkuk ettirilen emlak vergisinin 1. taksidinin ödenmeyen 129.960,60 TL'sinin
tahsili amacıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiğinin anlaşıldığı, davacının ihtilaf konusu taşınmazların kültür
TBB | 345