Page 390 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 390
Açıklamalı ve İçtihatlı Belediyelerde Emlak Vergisi Uygulaması
1194. Bu açıklamaların aksi yönünde görüş bildiren özelge de mevcuttur. Nitekim Ankara
Defterdarlığı Vasıtalı Vergiler Gelir Müdürlüğü’nün 27.02.2004 tarih ve 1993 sayılı
özelgesinde, Emlak Vergisi Kanunu’nun ilgili hükümlerinden bahisle “...satın alınan
arazinin 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun 14’üncü ve 15’inci maddeleri kapsa-
mında yer almadığından, söz konusu arazi için Emlak Vergisinin ödenmesi gerekmek-
tedir” denilerek Hazineden satın alınan arazinin her ne kadar 4706 sayılı Kanun’la 5
yıl süreyle emlak vergisinden muaf olduğu ifade edilmişse de, Emlak Vergisi Kanu-
nu’nun ilgili hükümleri karşısında bu düzenlemenin geçerli olamayacağı yönünde
görüş bildirilmektedir. Bu yorum kabul edilecek olursa gerek 4706 sayılı Kanun gerekse
2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümlerince 29.06.2001 tarihinden sonra Türkiye
genelinde ihale suretiyle satışı yapılmış taşınmazların alıcıları bakımından emlak vergisi
yükümlülüğü doğmaktadır (Yamak, 2004:137). Bununla birlikte Gelir İdaresi Başkanlı-
ğı’nın 16.06.2008 tarih ve 59250 sayılı özelgesi ve emlak vergisine muafiyete ilişkin
diğer kısımlarda yaptığımız açıklamalar göz önünde bulundurulduğunda, emlak vergi-
si ödenmesi gerektiği yönünde verilen özelgedeki görüşün hatalı olduğu söylenebilir.
Ayrıca bu hususla ilgili olarak satışı yapılan taşınmazın vasfının değişmesi durumunda
muafiyetin uygulanmasının mümkün olmadığı, satın alınan arazinin arsaya, arsanın bina-
ya dnüşmesi halinde tapudaki cins değişikliğinin yapıldığı tarihi takip eden bütçe yılından
itibaren muafiyetin uygulanmaması gerektiği yönündeki görüşe (Umay, 2009) ve özelgeye
(Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 19.03.2009 tarih ve 30414 sayılı özelgesi), Kanun’daki ta-
şınmaz ifadesinin hem arsayı hem de binayı kapsaması ve ayrıca benzer muafiyet düzen-
lemelerinde yer alan arazi, arsa veya bina yönünden ayrıma gitmemiş olması yönünden
katılamamaktayız. Bu açıdan söz konusu vasıf değişikliği mükellefe bildirim yükümlülüğü
yüklemekle beraber muafiyetin sonlandırılmasını gerektirecek bir durum değildir.
1195. Ayrıca kamuoyunda 2/B olarak bilinen, 6292 sayılı Kanun’un 2/B maddesi
kapsamında Hazine adına orman alanı dışına çıkarılan yerin satışı uyarınca satın alı-
nan yerler bakımından da söz konusu muafiyetin geçerliliği söz konusudur. 714 Bunun-
la birlikte söz konusu Kanun kapsamında yapılan satışlar (6’ncı madde uyarınca) ile
bedelsiz olarak önceki kayıt maliklerine veya kanuni mirasçılarına iade edilen (7’nci
madde uyarınca) taşınmazlar arasında ayrım yapılmalıdır. Bedelsiz iadenin varlığı
satış işleminin olmadığını ve dolayısıyla muafiyetin söz konusu olamayacağını ortaya
koyar. Yine iadenin dayanak ve kapsamına göre taşınmazı iade alanın iade öncesin-
deki hak sahipliği veya tasarrufu iade öncesi dönem için emlak vergisi yükümlülüğü-
nü gündeme getirebilir. 715
emlak vergisinin kalan süre kadar alınmaması gerekmektedir.
714 İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 08.10.2015 tarih ve 97895701-175.01[4-2015/6-1.138.174928]-85403
sayılı özelgesi.
715 Bununla birlikte İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Beşinci Vergi Dava Dairesi Başkanlığı’nın 19.10.2018 tarih ve
E:2018/60 K: 2018/9521 sayılı kararı: 6831 Sayılı Orman Kanunu 2/B maddesi gereği Orman Arazisi vasfında iken
6292 Sayılı Kanun uyarınca 14.07.2016 tarihinde davacı adına tescil olunan İstanbul İli, Üsküdar İlçesi Çengelköy
Mahallesi …pafta … ada, … parsel nolu arsa niteliğindeki taşınmaza ilişkin olarak davacı adına tahakkuk ettirilen
1998-2016 yıllarına ait arsa vergisi, taşınmaz kültür varlıkları katkı payı, deprem ek vergi, ek vergi ve bunların gecik-
362 | TBB