Page 480 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 480
Açıklamalı ve İçtihatlı Belediyelerde Emlak Vergisi Uygulaması
5.4.3.1. İnşaat, Esaslı Değişiklik ve İlaveler Yapılmasına İzin Verilmeyen Arsa ve
Binalar
1425. Yönetmeliğin 2’nci maddesi şu şekildedir:
İmar planlarında, resmi yapılara, tesislere ve okul, cami, yol, meydan, otopark, yeşil
saha, çocuk bahçesi, pazar yeri, hal, mezbaha ve benzeri umumi hizmetlere ayrılmış
olması sebebiyle üzerinde inşaat yapılmasına izin verilmeyen arsalar ile esaslı deği-
şiklik ve ilaveler yapılmasına izin verilmeyen binaların tasarrufu kısıtlanmış sayılır.
Bu hallerde kısıtlı olarak vergileme, imar planının kesinleştiği tarihi izleyen yıl başın-
dan itibaren yapılır. Kısıtlama, ilgili arsa veya binanın bulunduğu alan imar programı-
na alınıncaya (imar programının kesinleştiği tarihe) kadar devam eder.
Arsanın imar planında kısıtlılığı gerektiren amaçlara tahsis edildiğinin bu yönetmeli-
ğin 5 inci maddesindeki bildirim mecburiyeti hükümlerine göre tespit edilmemiş ol-
ması halinde, arsa veya bina sahibi tarafından yazılı müracaatta bulunularak kısıtla-
mayı koyan idareden alınacak kısıtlılık durumunu gösteren belge verginin tarhına
yetkili daireye ibraz edildiğinde kısıtlılık aynı esaslar dâhilinde uygulanır.
1426. Bu hükme göre, kısıtlı verginin, imar planlarında, resmi yapılara, tesislere ve okul,
cami, yol, meydan, otopark, yeşil saha, çocuk bahçesi, pazar yeri, hal, mezbaha ve
benzeri umumi hizmetlere ayrılmış olması sebebiyle üzerinde inşaat yapılmasına izin
verilmeyen arsalar ile esaslı değişiklik ve ilaveler yapılmasına izin verilmeyen binalar
için uygulanması gerekmektedir.
1427. Buna göre; söz konusu yönetmeliğin 2’nci maddesi uyarınca, imar planlarında, resmi
yapılara ve umumi hizmetlere ayrılmış olmaları sebebiyle üzerinde inşaat yapılmasına
izin verilmeyen arsalar kısıtlı sayılmaktadır. Yine aynı sebeple esaslı değişiklik ve ila-
benzeri mali yükümlülüklerin kanunla konulup değiştirileceği veya kaldırılacağına yönelik Anayasal kural gereğince
kabul edilen "Vergilerin Kanuniliği" ilkesi uyarınca vergiye tabii herhangi bir konunun yorum yoluyla vergiden müstes-
na olarak kabul edilmesi mümkün olmadığından ve gerek 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununda gerek 2863 sayılı
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununda üç yıllık süre içinde koruma amaçlı imar planı yapılamaması halinde
kısıtlılık süreleri boyunca, söz konusu taşınmazların üzerinde kesin yapılaşma yasağının bulunduğunun kabul edile-
ceğine yönelik herhangi bir düzenleme bulunmadığından dava konusu taşınmazların vergi, resim ve harçtan muaf
tutulmasına olanak yoktur. ...Diğer taraftan davalı idarece 2. derece doğal sit alanında kesin yapılaşma yasağı bu-
lunmadığı, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun Doğal (tabii) Sitler ve Koruma Kullanma Yasalarına
dair ilke kararları uyarınca turizm yatırım ve turizm işletme belgeli turistik tesisler ile hizmete yönelik yapılar yapılabi-
leceği iddia edilmesine rağmen 2. derece doğal sit alanı olarak ayrılması nedeniyle imar planı uygulaması durdurulan
alan için koruma amaçlı imar planlarının yapılmaması nedeniyle inşaat izni verilmediğinden koruma amaçlı imar
planları yapılıncaya kadar söz konusu taşınmazlardan tam olarak tasarruf edilebildiğinin kabulü mümkün değildir. Bu
durumda davacının hissedar olduğu 2. derece doğal sit alanında kalan taşınmazların 1319 sayılı Yasanın 30. mad-
desi uyarınca kısıtlı olduğu kabul edilerek emlak vergisinin 1/10 oranında uygulanması gerekmektedir. …Nitekim, söz
konusu taşınmazların bir başka hissedarı tarafından açılan dava ile ilgili olarak verilen Danıştay Vergi Dava Daireleri
Kurulunun 21/11/2012 tarih ve E:2012/292, K:2012/372 sayılı kararı da bu yöndedir.
Danıştay 9. Dairesi’nin 21.05.1998 tarih ve E: 1997/2014 K: 1998/2116 sayılı kararı: Yükümlü şirketin, Zeytinburnu
İlçesi, Kazlıçeşme'de bulunan ve kısıtlı olduğu belirtilen gayrimenkulü için 1994 yılı genel beyan döneminde verdiği
emlak vergisi beyannamesi üzerine kısıtlılık durumu dikkate alınmaksızın düzenlenen emlak vergisine ait tahakkuk
fişinin iptali istemiyle açılan davayı kabul ederek cezalı tarhiyatı kaldıran kararın onanmasına ilişkindir. Kararın karşı
oyunda yükümlünün sahip olduğu arsaların da bulunduğu yer için yapılan nazım imar planı Danıştay 6. Dairesinin
9.3.1993 gün ve 1993/925 sayılı kararı ile iptal edildiğinden ve kısıtlılık hükümlerinin uygulanabilmesi için imar
planının bulunması şart olduğundan olayda kısıtlılık hükümlerinin uygulanmasını gerektirecek bir durum bulunmadığı
görüşü yer almaktadır.
452 | TBB