Page 563 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 563
Vergi Kabahatleri ve Cezaları
4.2. Vergi Ziyaı ve Cezası
1680. Vergi ziyaı, kavram olarak vergi kaybına yol açılmasını ifade etmektedir (Akdo-
ğan,2009:120) ve Vergi Usul Kanunu’nda bir suç olarak ayrıca sayılmamış olmakla
birlikte, Kanun’un 344’üncü maddesinde “341’inci maddede yazılı hallerle vergi ziya-
ına sebebiyet verilmesi” ifadesi ile genel bir düzenleme şekilde yer almış, suç oluştu-
ran bu fiile, uygulanacak cezada yine aynı maddede vergi ziyaı cezası olarak belirtil-
miştir.
1681. Vergi ziyaı, vergi kanunları ile yüklenilen ödevlerin, mükellefe tarafından yerine
getirilmemesi halinde, verginin eksik ya da geç tahakkuk etmesi karşılığında öngö-
rülmüş bir cezai yaptırımdır. Vergi ziyaı cezası, vergi mükellefin eylemine bağlı ve ver-
ginin tahakkuk aşamasıyla ilgili bir cezadır.
1682. Buna göre; mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında
yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden, verginin zamanında tahak-
kuk ettirilmemesini veya eksik tahakkuk ettirilmesini ifade eder. 1213 Şahsi, medeni
haller veya aile durumu hakkında gerçeğe aykırı beyanlar ile veya sair suretlerle ver-
ginin noksan tahakkuk ettirilmesine veya haksız yere geri verilmesine sebebiyet ver-
mek de vergi ziyaı hükmündedir. 1214 Verginin sonradan tahakkuk ettirilmesi veya ta-
mamlanması veyahut haksız iadenin geri alınması ceza uygulanmasına engel olmaz
(Akdoğan,2009:121).
1683. Vergi ziyaına sebebiyet verildiği takdirde, mükellef veya sorumlu hakkında kayba
uğratılan verginin bir katı tutarında vergi ziyaı cezası kesilir. Kanuni süresi geçtikten
sonra verilen vergi beyannameleri (emlak vegisinde bildirimler) için kesilecek ceza
yüzde elli oranında uygulanır. 1215
1213 Danıştay 7. Dairesi’nin 16.05.2007 tarih ve E:2005/4588, K:2007/2376 sayılı kararında; vergi ziyaı cezası
kesilebilmesi için, verginin ziyaa uğratılmış olmasının yeterli olmadığı; ayrıca, vergi ziyaına mükellef veya vergi sorum-
lusu tarafından neden olunmasının da gerektiği, belirtilmektedir. Nitekim Danıştay Vergi Daireleri Genel Kurulu’nun
12.01.1996 tarih ve E:1994/310, K:1996/21 sayılı kararı; yargı kararıyla yükseltilen kamulaştırma bedeli üzerinden
2942 sayılı Kanun’un 39.maddesine göre salınan emlak vergisine kamulaştırmadan önceki dönemler için kusur
cezası ve gecikme zammı uygulanmasının hukuka uygun düşmediğine, ilişkindir. Bu karar göz önünde tutulduğunda,
ceza kesilememesinin nedeni bu kayba mükellefçe sebebiyet verilmiş olunmamasıdır.
1214 47 Seri No.lu Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde, bu hususa örnek verilebilecek bir durum açıklanmıştır.
Buna göre; İndirimli bina vergisi oranından yararlanma şartlarını taşımadığı halde, gerçek dışı taahhütte bulunmak
suretiyle indirimli bina vergisi oranından yararlanan özürlüler ile durumlarında meydana gelen değişikliği bildirmeyen
özürlülerden alınması gereken vergi, cezalı olarak gecikme faizi ile birlikte alınacaktır. 38 Seri No’lu Emlak Vergisi
Kanunu Genel Tebliğinde de benzer açıklamalar bulunmaktadır.
1215 Gelirler Genel Müdürlüğü’nün 18.04.2004 tarih ve B.07.0.GEL.0.66/6676- sayılı özelgesinde; emlak vergisi
bildiriminin kanuni süresinden sonra, idarece tarh işlemi yapılmadan önce verilmiş olması nedeniyle vergi ziyaı ceza-
sının yüzde elli oranında uygulanması gerektiği, ayrıca emlak vergisi bildirimlerinin süresinde yapılmamasının ikinci
derece usulsüzlük fiilini oluşturduğu, bu durumda miktar itibariyle en ağır olanı kesileceği, belirtilmiştir. Eskişehir
Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 09.05.2016 tarih ve 64950229-105[2015/8]-34367 sayılı özelgesi: … tasarrufu kısıtla-
nan taşınmazın emlak vergisi bildiriminin süresi içerisinde verilmemesi halinde aranılacak vergi ziyaı cezasının tahsil
edilecek olan 1/10 oranı üzerinden kesilmesi gerekmektedir. Ancak; mükellefiyetin başladığı yıl için, kesilecek vergi
ziyaı cezası ile usulsüzlük cezasının 213 sayılı Kanunun 336 ncı maddesi uyarınca mukayese edilmesi ve miktar
itibarıyla ağır olanının kesilmesi, mükellefiyetin başladığı yılı takip eden yıllar için ise sadece vergi ziyaı cezasının
kesilmesi gerekmektedir.
TBB | 535