Page 680 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 680
Açıklamalı ve İçtihatlı Belediyelerde Emlak Vergisi Uygulaması
olduğunun belediyece tespiti mümkün değildir. Bu durum ancak mahkemece verile-
cek karar ile açıklığa kavuşacaktır. Mahkemenin karar vereceği süreye kadar hak
sahibi olduğunu iddia eden kişiler tarafından bildirim verilmesi durumunda, bu kişiler
için ayrı ayrı mükellefiyetler tesis edilerek aynı arazi (arsa) için birden fazla vergi tarhı
ve tahsilatı söz konusu olabilecektir. Bu hususla ilgili mahkeme karar öncesi duruma
ilişkin verginin mükerrer olduğu iddiasında bulunulamaz. Mahkeme kararı sonrasında
ise, karar aleyhine olmayan ve böylelikle mükellef olmaması gereken kişiler tarafın-
dan yapılan ödeme mükerrer ödeme kabul edilerek, bu kişilerin karar tarihinden iti-
baren bir yıl içerisinde başvurmaları şartıyla mükerrer ödemenin bu kişilere iadesi
mümkündür.
2044. Emlak vergisinde oluşabilecek verginin mükerrer olmasına örnek olarak şunlar
verilebilir; devri yapılan taşınmaza ait vergilerin önceki malik tarafından ödenmiş ol-
masına rağmen yeni malikten de aynı dönemler için vergi talebinde bulunulması, ta-
şınmazın bildirimi yapılmış olmasına rağmen bildirim yapılmamış gibi verginin yeniden
tarh edilmesi, taşınmaz maliki adına birden fazla sicil numarası oluşturularak bu sicil-
ler için ayrı ayrı tahsilât yapılması, birden fazla maliki olan taşınmazda her malikten
payından fazla vergi tahsil edilmesi, yeni kurulan Belediye sınırlarında kalan yer için
eski belediyece tarhiyat yapılması, taşınmaz için iki ayrı beyan/bildirim nedeniyle
ödeme yapılması 1493 ve benzeri gibi.
2.1.1.2. Vergilendirme Hataları
2045. Vergi Usul Kanunu’nun 118’inci maddesi vergilendirme hatalarını düzenlemiş
bulunmaktadır. Kanun vergilendirme hatalarının neler olduğunu saymıştır. Bunlar;
mükellefin şahsında hata, mükellefiyette hata, mevzuda hata ve vergilendirme veya
muafiyet döneminde hata olmasıdır. Bu sayılanlar içerisinde kalan hatalar vergilen-
dirme hataları olarak değerlendirilecektir.
1493 Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 28.01.1994 tarih ve E:1993/95, K:1994/88 sayılı kararı: ...
Genel Müdürlüğü`nün maliki bulunduğu ve vergisi uyuşmazlığa yol açan taşınmaz için 1986 Genel Beyan Dönemi
başında iki ayrı beyanname verildiği bu bildirimlerden birinde taşınmazın arsa, diğerinde ise arazi niteliğinde olduğu-
nun bildirildiği, her iki niteliğe göre yapılan bu bildirimler üzerinden Emlak Vergisi tahakkuk ettirildiği ve ayrı ayrı
tahakkuk eden söz konusu vergilerin Belediyece tahsil edildiği konusunda bir uyuşmazlık yoktur. ...Emlak Vergisi
Kanununda yapılan düzenleme karşısında aynı taşınmaz nedeniyle ayrı ayrı arsa ve arazi niteliğine göre vergi tahak-
kuku ve tahsili yasaya uygun değildir. Vergi Usul Kanunu`nun "Re`sen düzeltme" başlıklı 121 inci maddesinde idare-
ce duraksamaya yol açmadan anlaşılan vergi hatalarının kendiliğinden düzeltilmesini öngören kuralına dayanılarak,
aynı taşınmaz nedeniyle yapılan iki tahakkuktan birinin düzeltilmesi gerekirdi. Emlak Vergisi tahakkukunun yapılabil-
mesi için gerekli tüm bilgileri içeren ve gerek arsa gerekse arazi nitelemesine göre düzenlenmiş beyannameler Vergi
Dairesi Müdürlüğü`nde olduğundan tarhiyat veya düzeltme yapılabilmesi için istendiği ileri sürülen bilgilerin verilmesi
de bu durumu değiştirmeyecektir. ...Kurumdan uyuşmazlık konusu taşınmaz için 1986 Emlak Vergisi genel beyan
dönemi başında verilen iki ayrı beyanname üzerinden de tahakkuk yapılarak mükerrer vergi alındığı çekişmesizdir.
Her ne kadar Kurum tarafından taşınmazın arazi niteliği taşıdığı görüşüyle düzeltme ve şikayet başvurusunda bulu-
nulmuş, dolayısıyla arsa vergisinin geri verilmesi istenmiş ise de, bu istem, gerçekte ödenmesi gereken verginin hangi
vergi olduğunun araştırılmasına ve gereksiz tahsil edildiği saptanan verginin geri verilmesine engel oluşturmadığı gibi
Danıştay Dokuzuncu Dairesince davanın; arazi vergisinin geri verilmesi yolunda başvuruda bulunulmadığı görüşüyle
reddi de yasaya uygun görülmemiştir.
652 | TBB