Page 691 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 691

Emlak Vergisi Uyuşmazlıklarının Çözümü

                  kellef bu süre içerisinde fazla ödenen vergiyi almak için müracaat etmezse hakkı dü-
                  şer ve bu tutarı isteyemez. Ancak yapılan bildirimde 1 yıllık sürede başvurmazsa hak-
                  kının  düşeceği  yolunda  açıklama  yer  almazsa,  bu hak düşürücü  süre işlemez.  Aynı
                  şekilde Vergi Usul Kanunu’nun 13’üncü maddesinde düzenlenen mücbir sebeplerin
                  varlığı  halinde  de  bu  süreler  işlemez.  Mükellef  tarafından  yapılacak  iade  talebinde
                  verginin nakden iadesinde bulunulabileceği gibi, vadesi gelmiş veya gelmemiş borçla-
                  rına mahsup edilmesi istenilebilir. Belediyece bu istem çerçevesinde iade veya mah-
                  sup işlemleri yapılmalıdır.
           2080.  Vergi  Usul  Kanunu’nun  120’nci  maddesinin  3’üncü  fıkrasına  göre,  nakden  veya
                  mahsuben tahsil edilen ancak fazla veya yersiz olarak tahsil edildiği anlaşılan vergi-
                  lerde  ve  kanunları  gereğince  mükelleflere  yapılacak  iade  ve  mahsup  işlemlerinde,
                  düzeltmeye dayanak teşkil edecek belgeler ile bu işlemlere ait usul ve esasların Mali-
                  ye Bakanlığınca belirleneceği öngörülmüştür. Bu konuda Maliye Bakanlığınca 2004/7
                  Seri No.lu Uygulama İç Genelgesi yayımlanmıştır.
           2081.  Vergi Usul Kanunu’nun 112’nci maddesinin 4’üncü fıkrasında yer alan, “fazla veya
                  yersiz olarak tahsil edilen vergilerin, düzeltilme işleminin tamamlanması tarihini takip
                  eden üç ay içinde iade edilmemesi halinde, bu tutarlara üç aylık sürenin sonundan
                  itibaren  düzeltme  fişinin mükellefe  tebliğ  edildiği  tarihe  kadar  geçen süre için  aynı
                  dönemde  6183  sayılı  Kanun’a  göre  belirlenen  tecil  faizi  oranında  hesaplanan  faiz,
                  iadesi  gereken  vergi  ile  birlikte  mükellefe  ödenir”  hükmü  Anayasa  Mahkemesi’nin
                  10.02.2011  tarih  ve  E:2008/58,  K:2011/37  sayılı  kararı  ile  iptal edilmesi  üzerine
                  6322  sayılı  Amme  Alacaklarının  Tahsil  Usulü  Hakkında  Kanun  ile  Bazı  Kanunlarda
                  Değişiklik  Yapılmasına  Dair  Kanun’un  14’üncü  maddesiyle  Vergi  Usul  Kanunu’nun
                  112’nci maddesinin 4’üncü fıkrası yeniden düzenlenmiş, maddeye 5 numaralı yeni
                  bir fıkra eklenmiş; mevcut 5 numaralı fıkra ise 6 numaralı fıkra olarak devam ettiril-
                  miştir.
           2082.  Fazla  veya  yersiz olarak  tahsil edilen  vergilerin  iadesinde  faiz  konusunun,  Anayasa
                  Mahkemesi’nin iptal kararında, iptal edilen fıkranın yürürlük tarihi olarak belirlediği
                  14.05.2012 tarihine kadar olan süre ile, konuya ilişkin yeni düzenlemenin yapıldığı
                  6322 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 15.06.2012 tarihinden sonraki sürede uygu-
                  lanması farklılıklar taşımaktadır. 1522







                  yapılmadan doğrudan doğruya ödeme emri tanzim ve tebliği kanuna aykırıdır (Danıştay 4. Dairesi’nin 22.2.1985 tarih
                  ve E:1984/1145, K:1985/534 sayılı kararı).
                  Danıştay 9. Dairesi’nin 19.10.2004 tarih ve E:2002/1855, K:2004/5076 sayılı kararı; bir kısım mahsup talebi kabul
                  edilmeyerek aleyhine düzeltme yapılan yükümlüye; 213 sayılı Kanun’un 121’inci maddesine göre düzeltme fişlerinin
                  tebliği gerekir iken, doğrudan ödeme emri düzenlenmesinin yerinde olmadığı yönündedir.
                  1522  Bu konuda Tahsilât Bölümünde yer alan Haksız Tahsil Edilen Vergilerin Red ve İadesinde Faiz Konusu başlığına
                  bakılabilir.

                                                                                    TBB | 663
   686   687   688   689   690   691   692   693   694   695   696