Page 736 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 736
Açıklamalı ve İçtihatlı Belediyelerde Emlak Vergisi Uygulaması
tabirinin dava açılmayarak dava açma süresinin dolması ya da dava açılarak sonuç-
lanması anlamını taşıdığı, herhangi bir değerin ya da bedelin kesinleşmesinden sonra
değiştirilmesi kanunen ve hukuken mümkün olamayacağı gerekçesiyle kesinleşmeyi
esas alarak dava süresi saptanmaktadır
2210.1. Emlak vergisi mükellefleri, takdir komisyonlarınca dört yılda bir belirlenen değerlere
karşı kesinleştikten sonra veya kesinleşme ile birlikte tarh ve tahakkuktan önceki
dönemlerde ya da verginin tarh ve tahakkukundan sonra açtıkları davalarda ilgili tak-
dir komisyonu kararlarının iptalini isteyemeyeceklerdir.
2210.2. Kararlara göre kesinleşme sonrasında dava açılması mümkün değilken kararların
kesinleşmesinden önce idareye yapılan başvuru sonucu verilen cevaptan ya da her-
hangi bir şekilde öğrenildiği tarihten itibaren ise genel dava süresi olan 30 günlük
sürede dava açılabilecektir. Bu yaklaşıma uygun bir kararda 1659 , 213 sayılı Vergi Usul
1659 Danıştay 9. Dairesi’nin 15.04.2014 tarih ve E: 2014/1130 K: 2014/1663 sayılı kararı.
Danıştay 9. Dairesi'nin 9.6.2016 tarih ve E:2016/12131 K:2016/5895 sayılı kararı: Bu durumda, davacı tarafından
2015 yılı için yeniden belirlenen asgari ölçüdeki arsa metrekare birim değerlerini, adına tahakkuk ettirilen emlak
vergisi nedeniyle öğrenmesi nedeniyle davalı idareye yapılan başvurunun 20.04.2015 tarih ve 2263 sayılı yazı ile
reddi üzerine otuz günlük yasal süre dolmadan açılan davada süre aşımı bulunmadığı anlaşılmakta olup uyuşmazlığın
esası hakkında karar verilmesi gerekirken Vergi Mahkemesince; emlak vergisine esas arsa metrekare birim değerle-
rinin 07.11.2014 tarihinde askıya çıkarıldığı, 07.12.2014 tarihinde askıdan indirilmesinden yani kesinleşmesinden
sonra asgari arsa metrekare birim değerlerinin tespitine ilişkin takdir komisyonu kararına ve tahakkuk eden vergilere
karşı dava açmak için öngörülen otuz günlük süreden sonra 05.05.2015 tarihinde kayda giren dilekçe ile açılan
davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır. ...Ayrıca vergisi uyuşmazlık konu-
su tahakkuk işleminin de oluşan hukuki duruma göre karara bağlanması gerektiği tabiidir. Danıştay 9. Dairesi'nin
E:2016/12291 K:2016/5896 sayılı karar da aynı yöndedir.
Danıştay 9. Dairesi'nin 15.10.2014 tarih ve E:2014/6445 K:2014/6211 sayılı kararı: Dosyanın incelenmesinden;
davacı şirket tarafından … pafta, … ada, … parselde kayıtlı taşınmazının bulunduğu İstanbul İli, Beşiktaş İlçesi, Leva-
zım Mahallesi, Zorlu Center için takdir komisyonunca takdir edilen değerin önceki yıllara göre yükseltildiğine ilişkin
basında çıkan haberlerin doğru olup olmadığı, kendilerine bedelin yükseltildiğine ilişkin herhangi bir bildirim yapılma-
dığı, bedelin yükseltilmesine ilişkin işlemlerin birer suretinin 4982 sayılı Bilgi Edinme Kanunu uyarınca taraflarına
verilmesi talebiyle davalı idareye başvulduğu, yapılan başvuruya istinaden gönderilen 20/11/2013 tarih ve 754112
sayılı cevabi yazı ekinde yer alan takdir komisyonu kararından; davacı şirketin cevabi yazının kendisine tebliğ edildiği
20/11/2013 tarihinde haberdar olduğu ve asgari arsa m² birim değerlerinin tespitine ilişkin takdir komisyonu kara-
rının iptali istemiyle 28/11/2013 tarihinde söz konusu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. ...Bu durumda, 213 sayılı
Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 49'uncu maddesinde, arsalara ve araziye ait asgari ölçüde birim değer tespitine
ilişkin takdir komisyonu kararlarının, emlak vergisi mükelleflerine ilan yoluyla tebliğ edileceği yönünde bir hüküm
bulunmadığından, davacı şirketin idareye yaptığı başvuru üzerine tarafına yapılan tebliğ ile söz konusu takdir komis-
yonu kararından haberdar olduğundan yasal süresinde Mahkeme kaydına giren dilekçe ile açılan davada; işin esası-
nın incelenerek bir karar verilmesi gerekirken, davayı süre aşımı yönünden reddeden Vergi Mahkemesi kararında
hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu’nun 23.12.2015 tarih ve E:2015/897 K:2015/1002 sayılı kararı:
“Danıştay Dokuzuncu Dairesi, 24.11.2014 gün ve E:2014/9127, K:2014/8518 sayılı kararıyla,…arsalara ve araziye
ait asgari ölçüde birim değer tespitine ilişkin değerlerin nasıl belirleneceğine dair usullerin Emlak Vergisi Kanununda-
ki hükümlerden ayrı olarak Vergi Usul Kanununun mükerrer 49’uncu maddesinde özel olarak düzenlendiği, sözü
edilen Kanunun mükerrer 49funcu maddesinin son fıkrasında; kesinleşen asgari ölçüde birim değerlerinin ilgili
belediyelerde ve muhtarlıklarda uygun bir yere asılmak suretiyle tarh ve tahakkukun yapıldığı yılın başından Mayıs ayı
sonuna kadar ilan edileceğinin belirtildiği, maddede yer alan “kesinleşme” tabiri dava açılmayarak dava açma süre-
sinin dolması ya da dava açılarak sonuçlanması anlamını taşıdığından, herhangi bir değerin ya da bedelin kesinleş-
mesinden sonra değiştirilmesinin kanunen ve hukuken mümkün olamayacağı, bütün bu hususların göz önüne alın-
ması halinde 213 sayılı Kanunun mükerrer 49’uncu maddesi ile arsa ve arazi metrekare birim değerleri yönünden
davanın açılması ve devamı özel olarak düzenlendiğinden, maddede kesinleşen değerlerin ilanından bahsedilerek
Kanun Koyucu tarafından verginin tahakkuk ettirildiği yılın başından önce vergi değerinin kesinleşmesi sağlanmak
istenildiğinden ve belediyelerce kesinleşen bu değerler esas alınarak tarh ve tahakkuk yapıldığından, mükelleferin
takdir komisyonlarınca dört yılda bir belirlenen arsa ve arazi asgari metrekare birim değerlerinin kesinleşmesinden
önce idareye yapılan başvuru sonucu verilen cevaptan ya da herhangi bir şekilde öğrenildiği tarihten itibaren 2577
sayılı Kanunun 7’nci maddesinde yer alan 30 günlük genel dava açma süresi içerisinde söz konusu işlemin iptali
708 | TBB