Page 87 - Emlak Vergisi Uygulaması 2019
P. 87
Emlak Vergisinin Konusu
nasının yani işyerinin mütemmimi olduğu söylenemeyecektir. 111 Dolaysıyla fabrika
binası için bina vergisi mükellefiyeti oluşurken, bahçe için ayrıca arazi (veya arsa)
vergisi mükellefiyeti oluşacaktır.
C) Binayı çevreleyen kullanışı bina ile birlik oluşturan arsa ve araziler o binanın mü-
temmimi niteliğini haizdirler.
218. Bir binanın çevresinde bulunan ve kullanışı bina ile birlik oluşturan bahçe, avlu ve
benzeri durumdaki arazi ve arsalar o binanın mütemmimi sayılır. Vergi beyanında
bina değeri hesabına, bu tür arsa veya arazilerin değeri ilave edilir. 112 Vergi mükellefi-
yeti, bina vergisi olarak oluşur. Bina mütemmimi sayılan arsa veya arazi için ayrıca
arazi vergisi mükellefiyeti oluşmaz. Bina mütemmimi sayılmayacak arsa ve araziler
için ise ayrıca ve müstakilen arazi vergisi ödenmesi gerekir. 113
219. Bina ile kullanılan arsa şayet imar parseli ise, bu durumda binayı çevreleyen arsa
olarak dikkate alınacak olup bu durumda arsanın yüzölçümünün, örf ve âdete göre
kullanım durumuna bakılmayacaktır (Mert vd.1986:82).
220. Bina ile kullanılan arsanın imar parseli değil de kadastro parseli olması durumunda
bu arsa veya arazinin binanın mütemmimi olup olmadığı için örf ve adete göre kulla-
nım durumuna bakılacaktır. Bir binanın kullanış tarzı ve yerel örf ve adetler, binayı
çevreleyen arsa ve arazinin bina mütemmimi olarak tanımlamasında temel kriteri
oluşturmaktadır. Bu tanımlamada arsa veya arazinin binaya bitişik olması ve binanın
kullanımında etkinliğinin bulunması büyük önem taşımaktadır. Bir bina, kendisini
çevreleyen arazi üzerinde bulunan su kuyusu, barınak ve benzeri yerlerden yararlan-
111 Danıştay 9. Dairesi’nin 15.05.2008 tarih ve E:2006/4646 K:2008/2516 sayılı kararı: İlçe Tarım Müdürlüğünün
23.11.2002 ve 12.9.2005 tarihli raporları ile sözkonusu 12000 m²'lik taşınmazın, tarım arazisi niteliğinde olduğu,
üzerinde muhtelif meyve ağaçları bulunduğu tespit edildiğinden, davacıya ait taşınmazın bu kısmının, fabrika binası
ile aynı işte kullanılmadığı sonucuna varılmış olup, davalı idarece taşınmazın, fabrika binasının mütemmimatı olarak
değerlendirilmesi sonucu yapılan cezalı vergilendirmede yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle kabul eden Vergi
Mahkemesi kararının onanmasına ilişkindir.
112 Gelir İdaresi Başkanlığı’nın, 04.07.2006 tarih ve 49622 sayılı özelgesinde: Kullanış tarzı itibariyle bina ile birlik
teşkil eden arsanın, bina ile birlikte bildirilerek bina vergisi ödenmesi, arsanın kullanış tarzı itibariyle bina ile birlik
teşkil etmemesi halinde bina için ayrı, arsa için ayrı bildirim verilerek vergilerinin ayrı ayrı ödenmesi, görüşü yer al-
maktadır.
113 6 Seri No.lu Emlak Vergisi Genel Tebliği’nde de: Şehir imar plânlarına ve mahallî örfe göre; bina ile sınırlanmış
veya aynı işte kullanılmak üzere tahsis edilmiş olsun veya olmasın arazi ve arsanın bina mütemmimi durumuna
girmesi yahut bu halde iken mütemmimlik durumundan çıkması halinde vergi değerinin yeniden beyan edilmesi ve
vergilemenin bu beyan esas alınarak değiştirilmesi gerekmektedir, açıklamasına yer verilmiştir.
Danıştay 9. Dairesi’nin 28.2.2008 tarih ve E: 2007/2635 K:2008/994 sayılı kararı: “Olayda dava konusu cezalı
tarhiyat yükümlünün gerçekte arsa niteliğindeki taşınmazı arazi olarak beyan ettiği nedeniyle yapılmıştır. Diğer bir
deyişle uyuşmazlık vergisi ihtilaf konusu olan taşınmazın arsa mı yoksa arazi mi olduğu noktasında toplanmaktadır.
Nitekim mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve benimsenen raporda taşınmazın arsa niteliğinde olduğu tespit
edilmiş olup, taşınmazın arsa olduğuna ilişkin Vergi Mahkemesi kararı Dairemizce de yerinde bulunmuştur. … Buna
göre vergi mahkemesince dava konusu taşınmazın niteliği ortaya konup uyuşmazlığın çözüme bağlanması gerekir-
ken, davacının söz konusu taşınmaz için arazi beyannamesi verdiği, bina ile ilgili verilen beyannamelerin ise ayrı
olduğu ve bu konuyla ilgili doğrudan cezalı tarhiyatın nedeni dikkate alındığında bir ihtilaf bulunmadığı gözardı edile-
rek 213 sayılı Yasanın 305 maddesinin yorumlanması ile ikmalen tarh sebebinin dışına çıkılmak suretiyle mahkeme-
ce başka bir tarh nedeni yaratılarak taşınmazın tamamının bina vergisine tabi olması gerektiğinden bahisle karar
vermesi yerinde bulunmamıştır” ifadelerini taşımaktadır.
Danıştay 9. Dairesi’nin 28.2.2008 tarih ve E:2007/2636 K:2008/995, E:2007/2639 K:2008/998, E:2007/2640
K:2008/999, E:2007/2641 K:2008/1000 sayılı kararlar da aynı yöndedir.
TBB | 59